Translate

KADIN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KADIN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Nisan 2014 Pazartesi

Parfüm mü Alıcaktınız ??? Baş döndüren, seksi ve şehvetli kokular… Afrodizyaklar :)

Çekici şişelerinin yanı sıra cezbedici etkiye sahip kokularla, sevgilinizi veya eşinizi çekim alanınıza alabilirsiniz. İşte, kadınların denemeleri gereken birkaç öneri…

Parfüm, kadınların girdikleri her ortamda iz bırakabilmelerini sağlayan, erkekleri tahrik eden, çantalarından ayırmadıkları en önemli aksesuarlar. Eğer karşınızdaki erkeğin ayaklarını yerden kesmek istiyorsanız gül, yasemin, vanilya, misk ve nanenin baştan çıkarıcı gücüne başvurun. Bu beş ana kokunun ağırlıkta olduğu parfümleri sizler için …

Elizabeth Arden Green Tea
İçindekiler: Nane, bergamot, portakal, limon, kehribar, ravent ve yasemin.
Emilio Pucci Vivara Variazioni Verde
İçindekiler: Nane, bergamot, portakal, gül, misk, sedir.
Giorgio Armani Acqua di Gioia
İçindekiler: Nane, yasemin, sedir ağacı, kahverengi şeker, labdanum.
Lucky Scent Hermès Eau D’Orange Verte
İçindekiler: Nane, limon, bergamot, portakal,yasemin, mandalina.
Sephora Annick Goutal Eau de Sud
İçindekiler:
Nane,bergamot, mandalina, greyfurt, mine çiçeği, fesleğen, paçuli.
Bond No.9 Nuits de NoHo
İçindekiler:
Yasemin, paçuli, misk, gül ağacı, mandalin, vanilya.
Bond No.9 Bottega Veneta
İçindekiler:
Yasemin, paçuli, bergamot, erik, yosun, biber.
Bvlgari Jasmin Noir
İçindekiler:
Zambak yasemin, misk, yeşil bitkiler, portakal çiçeği.
Burrbery Summer
İçindekiler:
Yasemin, gül, siklamen, frezya, amber, sandal ağacı.
Cerruti 1881
İçindekiler:
Yasemin, kişniş otu, sümbül, mimoza, menekşe, portakal çiçeği, amber, misk, vanilya
Cartier Baiser Vole
İçindekiler:
Vanilya, misk, zambak, bal, şeker, amber, paçuli, frezya.
Dolce Gabbana The One
İçindekiler:
Vanilya, bergamot, mandalina, şeftali, egzotik meyveler, yasemin, beyaz zambak, yosun.
Guerlain Les Elixirs Charnels Oriental Brulant
İçindekiler:
Vanilya, misk, paçuli, gül, mandalina, hint baklası.
Jo Malone London Vanilla & Anise Cologne
İçindekiler:
Vanilya, misk, bergamot, pembe gül, mandalina.
Jo Malone Boyfriend
İçindekiler:
Vanilya, yasemin, amber, misk, paçuli, sandalağacı, mango, kapuz, limon, papaya, şeftali.
Givenchy Ange ou Demon Le Secret
İçindekiler:
Misk, yeşil çay, italyan kış limonu,şakayık,yasemin, nilüfer,paçuli,sarı odun.
Lancôme Trésor Midnight Rose
İçindekiler:
Misk, yasemin, gül, şakayık, vanilya, ahududu, sedir ağacı.
Nordstrom Escada Especially Escada
İçindekiler:
Misk, yasemin, şakaya, gül, paçuli, ylang ylang.
The Body Shop White Musk
İçindekiler:
Misk, orkide, kehribar, portakal çiçeği, türk lokumu, kremşanti.
Versace Bright Crystal
İçindekiler:
Misk, amber, nar, şakayık, manolya, akaju, nilüfer çiçeği.
Bvulgari Rose Essentielle
İçindekiler:
Gül, menekşe, zambak, yasemin,greyfurt, vanilya, mimoza, böğürtlen, sandal ağacı.
Chanel Mademoiselle
İçindekiler:
Gül, yasemin, paçuli, vanilya, misk, sandal ağacı, çilek, greyfurt, bergamot.
Chloe
İçindekiler:
Gül,manolya, şakayık,amber, bal, sedir ağacı, frezya, liçi, vadi zambağı, misk.
Gucci Rush
İçindekiler:
Gül, nergis, palmiye, frezya, müge, gardenya gülü, siyah frenk üzümü, misk ve meşe yosunu, misk.
YSL Baby Doll
İçindekiler:
Gül, ylang ylang, frenk üzümü, yaban gülü, zencefil, kakule, tarçın, nar, greyfurt, misk, şakayık, limon.


18 Nisan 2014 Cuma

Aynen YA !!! #bacaklarınıtopla #yerimiişgaletme


Toplu taşıma araçlarında erkeklerin oturma şekillerine kadınlar sonunda isyan etti.

 Sosyal medyada 'yerimi işgal etme' ve 'bacaklarını topla' isimleriyle kampanya başlatıldı. #yerimiişgaletme ve #bacaklarınıtopla hashtag'i ile Twitter'da başlatılan kampanyada erkeklerin metrobüs, otobüs, metro gibi toplu taşıma araçlarında kadınları nasıl rahatsız ettiklerini gösteren fotoğrafları paylaştı. Toplu taşıma araçlarında bacaklarını açarak oturan erkekler yüzünden sıkışan kadınlar çektikleri kareleri o an Twitter'da paylaşıyor.

#yerimiişgaletme #bacaklarınıtopla #bacaklarinitopla #toplabacaklarini #edep #düzgünotur #beyefendiol #taciz #kampanya #erkekmisin #terbiyesiz #kadinhaklari #saygi #istanbul #hak #woman #culture #respect #nurture #rude #journey

17 Aralık 2013 Salı

Acaba Ne Giysem ??? Yılbaşı Partisi Hazırlık ...

Eminim zama azaldıkça telaşı artanlar var aranızda,

Bir organizasyonu olanlara sesleniyorum.... 

duyar gibiyim sesinizi acaba ne giysem

onumu

bunu mu

yoksa yeni mi alsam???

yada olmayanlar varsa 

bence kendiniz güzel bir anı için hazırlık yapabilirsiniz... 

evinizde sıcacık bir yemek ve müzik eşliğinde neden olmasın...



















ACABA NE GİYMELİ !!!

Kişisel blogum bu değil mi?
ozaman fikirlerimi açıkça söylemeliyim değil mi?
uzun balıklar süpeer
danteller harika vücuda oturoyor kabul
tuvaletler abiyeler bir yana harikalar kabul ediyorum sonuna kadar ....



hani böyle 25 -35 yaş arasına rahat hareket edilebilecek şu tatlı küçük elbiseleri şiddetle yakıştırıyorum duyrulur....

Pul payet işli elbiseleri kullanmak çok rahat,
günlük hayatta bir Jeanle bile kombin yapabiliyorsunuz, şık görünmek bakımlı kadına çok kolay,
yada küçük çeşitli modellerde mini elbiseler çok güzeller;

Hem şık,
Hem çekici;
Hem yeniyıl ışıltısı ve heycanını sizinle en güzel yansıtacak en güzel seçim...
Şöyle bir güzeller geçidi yapalım önünüze...

Gecenin parlayacak yıldızına Sevgilerimle....






13 Aralık 2013 Cuma

Gül ile Bülbül misaliyim bugün ...


Sana gül gonca diyorlar bana şeydâ bülbül
Güle gülmek yaraşır bülbüle feryâd ey gül
Gam-ı ferdâyı düşünme gel efendim gül, gül
Güle gülmek yaraşır bülbüle feryâd ey gül

~Lâ-Edrî~

25 Ekim 2013 Cuma

ERKEKLER NE İSTER :))) Ne İstemezler ki :P İŞTE İDEAL KADIN ...

Teknoloji, erkeklerin hayallerini süsleyen kadınları tek bir kadında birleştirdi. 


İngiltere'de fotoshop uzmanları, herkesin beğendiği ünlülerin en güzel yerlerinden bir kadın yarattı! Oyuncu Megan Fox'un kaşları, Angeline Jolie'nin dudakları, Gwyneth Paltrow'un çenesi, Kate Beckinsale'in burnu, Kelly Brook'un göğüsleri ve Cheryl Cole'nin gözlerinin kullanıldığı kolaj, günümüzün "mükemmel kadınını" ortaya çıkarttı.

Erkekler kadınlar konusunda hep en iyisine sahip olmak ister. Siz de en iyisi olmak istiyorsanız en azından bu özelliklere sahip olmalısınız.

İşte ideal bir kadında aranan özellikler:

1- İdeal kadın okuma alışkanlığına sahip olmalı. Karşısındaki erkekle her konuda konuşabilmeli.

 2- Telefonla gerektiği kadar konuşmalı. Konuşma süresi uzdıkça erkeklerin sinirlerini bozuyor. 

3- Makyaj ve parfümde aşırılıktan kaçınmalı ve çok çarpıcı ojeler kullanmamalı. Böyle görünen kadınlar daha çok ilgi çekse de iş ciddi ilişkiye gelince erkeklerin tercihi doğal ve masum güzellikten yana oluyor. 

4- Televizyon bağımlısı olmamalı. Yaşamını televizyon programlarına göre programlayan ve bu saatlerde dünyadan kopan kadınlar erkeklerin onlardan uzaklaşmasına neden oluyor.

5- Lüks tutkunu olmamalı, alışveriş sırasında da mantığını koruyabilmeli.  

6- Alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıkları olmamalı. Beğendikleri kadınları aynı zamanda birer anne adayı olarak gören erkekler kötü alışkanlıkları olan kadınlarla ciddi ilişki düşünemiyor.

7- Formuna dikkat etmeli. 


8- Konuşma yeteneği çok iyi olmalı. Bol bol yani, filan, şey gibi kelimeler kullanan ve argo konuşan kadınlar yerine etkili ve tane tane bir konuşma her zaman erkekler tarafından daha çekici bulunuyor.
 
9- Sadece kızlarla değil erkeklerle de arkadaş olabilen kadınlar, erkeklere daha çekici geliyor. Böyle kadınlarla daha kolay ve iyi iletişim kurabiliyorlar.

10- Kıskanç olmamalı. Sevgilisini sürekli sorgulayan ve takip eden kadınlar, kendilerine güvenmedikleri mesajını vererek çekiciliklerini kaybedebilirler.
 
11- Erkeğin her şeyiyle ilgilenmemeli. Bazen annesinden daha ileriye geçerek, erkeğin her işiyle ilgilenen kadınlar, aradaki büyünün bozulmasına ve erkeğin kaçmasına neden oluyorlar.
 
12- İdeal kadın kendiyle barışık olmalı. İç dünyasında huzurlu olabilmeli. Geçmişte yaşadığı psikolojik sorunları ve ailesel problemleri çözümleyememiş kadınların, erkeklerin gelecek planlarına girmeleri zorlaşıyor. 
 
13- Kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Hiçbir işlerini bir erkeğin yardımı olmadan yapamayacağını düşünen kadınlar, erkeklerde önceleri bir koruma duygusu yaratsa da bir süre sonra bu duygu sıkılmaya dönüşüyor. 



 
 

2 Ekim 2013 Çarşamba

ABİYE DÜĞÜN GELİN SAÇ MODELLERİ - Modern Şık Özel Topuzlar

Bir Düğün Nişan oldumu başlıyorum acaba ne giysem;
ne renk denesem, modeli nasıl olsun...
Birde bu kadar abkıyorum alışverişe çıktığımda aradığımı bulamayınca evde halimi görün hüsran :(
Kimi zaman sağolsun terzilerim diktirmek en güzel çözüm oluyor
Ki ben misafir / nedime konumundayım
acaba genein yıldızı nasıl olmalı???

gelin için şık güzel ve bir o kadar gösterişli saç tasarım modellerini toplamanın zamanı geldiğide geçiyor diye düşündüm
en güzel siz olmalısınız o gece...
en ağır ....
en şık ....
ve bir o kadar da kuğu gibi süzülmek için saç çok önemli...

bunlar enfes ve zarif modern modeller tek kelime ile bayıldım....
ben bile 1 ayönceden saçımı bile nasıl yaptırayım diye dertlenmeye :))

Benim gibi olanlar parmak kaldırsın :P





























6 Eylül 2013 Cuma

Mucize Zayıflamanın Sırları! --- Şeyda COŞKUN


Malum Şeyda Coşkun diye bir ünlümüz var. 

Bu kişi herkesi kısa sürede zayıflatıyor. Hem de yürüye yürüye çok ciddi paralar kazanıyor.
Mesela geçen gün 40 km yürümüş.
"Bacakların cıbık gibi olacak yakında" dedim. O da bana "Görsen bayılırsın" dedi.
Aman aman maşallah ve tabii kazandığı paraya da Allah bereket versin.
Bacaklarında ve tabii kazandığında hiç gözümüz yok ama bu kadar kısa sürede insan zayıflatmak doğru mu? Sağlıklı mı?



 
Mesela Gülşen'e 2 ayda 12 kilo, Hadise'ye 50 günde 13 kilo zayıflatmıştı.  
Şimdi de Hacı Sabancı'ya 17 günde 10 kilo verdirmiş.
Maşallah maşallahta ne kadar sağlıklı.  
Ben iki senedir sürekli yazıyorum. Hatta demediğimi bırakmadı.
O hiç kimseyi takmıyor yürümesine, zayıflatmasına devam ediyor.
Hatta bana bi küçük gıcık kaptığını bile düşünmüyor değilim. Çünkü ben sürekli Şeyda'yı eleştiriyorum.
Ben de artık hem bu küslük bitsin hem de şu olayın detaylarını bir kendisine sorayım diye Şeyda'yı aradım.
"Anlat bana bu kadar kısa sürede nasıl zayıflatıyorsun insanları. İnsanların metobolizmalarıyla mı oynuyorsun" dedim.
Şeyda, "Bir deli kuyuya taş atıyor herkes o kuyunun başında. Kimse beni arayıp sormuyor" dedi.
Ben de "E soruyorum işte anlat. Sağlıklı mı?" dedim.
İşte Şeyda'dan satır satır notlar. Artık gerisine siz karar vereceksiniz...

Çünkü şimdi diyetisyenler şiddetli şekilde seslerini yükseltecekler söylediklerine:  

-Ben az kilo verdirtmiyorum, diğerleri az kilo verdirtiyor. Hep aynı peynir, hep aynı yemek. İnsanlar sıkılıyor. Ayda 4 kilo vermek çok az.
-Bir insana ayda 4 kilo verdiren kişi doğru neden ben ayda 10 kilo verdirince size saçma geliyorum.
-4 kilo az diyen ülke benim 10 kiloma fazla diyor.
-Öncelikle insanlarımızın büyük ödemleri var. Ben önce bu ödemleri yok ettiriyorum. Hacı'dan çok ödem sorunu vardı.
-Hacı ile her gün iki kere yürüyoruz. Gün de 3 saat spor yapıyoruz.
-Ben hem diyeti hem sporu buluşturdum. O yüzden de "Bunu daha önce ben neden düşünemedim diye" çıldırıyorlar.
-Hacı dün çorba günüydü. Her türlü besini aldı. Dün 700 gr verdi. Şimdi o sizin okuduğunuz kilodan daha fazlası gitti.
-80 kilo üzerinde bir kadın ayda 9-10, 100 kilo üzeri bir erkek ayda 12-15 kilo rahat verir.  
-Ben her gün 15 km yürüyorum. Ama dün 40 km yürüdüm. En uzun yürüyüştü.
-Gülben Ergen bana "Üzerimdeki ağırlığı aldın" diyor.  
-Benim için herkes aynı. Gereksiz pohpohlama yapmam. Gülben'miş, Gülşen'miş, Hacı'ymış fark etmez. 
-Herkes aynı parayı öder. Herkes aynı muameleyi alır. Herkesle ayrı ayrı ilgileniyorum.
-Ben onların bedenini kendi bedenim gibi görüyorum. Onların bedenlerinin içine giriyorum.
-Hayatlarında aşkı, sevgiyi her şeyi yemenin yerine koyanlar var. Hayatındaki sevgili, aile, arkadaş boşluğunu yemekle dolduranlar var.
-Ben mutsuz olduğum zaman yürüyorum, bacaklarımı görsen bayılırsın.  
-Magazin gazetelerini müşterilerimi takip etmek için okuyorum....
ESİN ÖVET / HT MAGAZİN








































22 Ağustos 2013 Perşembe

5'ten 7'ye --- Çiftlerin özel hayatı olur mu?

İki kişinin paylaştığı bir özel hayat değil kastettiğim. 
Kişilerin tek tek kendilerine ait hayatlardan, gizli bahçelerden, Fransızlar'ın akşamüstü saat beş ile yedi arasına koydukları serbest saatlerden söz ediyorum. 
Konu ilişkilerse kadınların soruları bitmez. O zaman bir soru daha soruyorum: 
Neden bazılarımız gizli bahçelerini koruma konusunda diğerlerinden daha mahir?
Zeynep Güven yazdı




























Yönetmen François Ozon’un Potiche (Kadın İsterse) filmi, kadının özgürleşmesi üzerine tatlı bir komedi. 
Ben izlerken başka bir şeye, filmdeki evli karakterlerin evlilik dışı ilişkilerine ve bu ilişkileri yaşayış biçimlerine takıldım. 
Kendisi de kaba saba bir adam olan şemsiye fabrikası sahibi Robert Pujol’ün, sekreteriyle olan ilişkisi çok da incelikli ya da ilginç değildi. 
Ama Catherine Deneuve’un canlandırdığı orta yaşlı Suzanne Pujol bir yerde dikkatimi çeken bir şey söyledi:


“Evet, geçmişte benim de birtakım maceralarım oldu. Ama bu ilişkileri mümkün olduğunca kısa ve gizli tutmak için elimden geleni yaptım.” Suzanne’in sesinde en ufak bir suçluluk duygusu ya da pişmanlık yoktu. 
 Evli bir kadın olarak, evlilik dışı ilişki yaşamanın tek raconu, kaçamağı gizli tutmak ve uzatmamakmış, o da bu konuda gereken maksimum özeni göstererek üstüne düşeni fazlasıyla yapmış gibi doğal ve huzurluydu. Hatta, filmin devamında Suzanne, çocuklarından birinin kocasından olmadığını itiraf etmek zorunda kaldı. Kavga gürültü koptu haliyle ama kan gövdeyi de götürmedi. Koca da dahil kimse için dünyanın sonu gelmedi. Potiche bir komedi filmi, hatta vodvil. 
Elbette karakterler abartılmış, karikatürize edilmiş. Gerçek hayat bu kadar renkli ve hafif değil. 
Yine de filmdeki, ihanet de dahil her türlü ilişki faulünü daha hafif yaşama hali beni de hafifletti ve hafif hafif düşünmeye başladım...

Çiftlerin özel hayatları olur mu? Paylaşılan değil, ayrı ayrı yaşanan özel hayatlardan söz ediyorum. İlle de üçüncü kişilerin olması gerekmiyor. Kişinin kendini yaşadığı, kocasından, karısından, sevgilisinden bağımsız var olduğu anları, alanları kastediyorum. 
Telefon mesajlarını, e-postaları kurcalamamaktan, dün gece kimin kiminle nerede ne yaptığını fazla kurcalamamaya kadar uzanan hayli geniş bir spektrumdan bahsediyorum.

Özgürlük, hovardalık, çapkınlık
Kocamın e-posta şifresini benden saklamasına bozulurmuş gibi yapıyorum ama böyle davrandığı için içten içe mutlu oluyorum. İki sebeple. Birincisi, onun benden ayrı bir özel hayat talebinin olması hoşuma gidiyor. Bu, benim gözümde onu daha kişilikli yapıyor. 
İkincisi, bu tavrı bana da kendime ait bir özel alan açma hakkını tanıyor. Yaşasın eşitlik! 
Yaşasın özgürlük! Hatta konumuz bu değil ama, yeri geldi, yaşasın kardeşlik! 
Evet, Fransızlar da “Yaşasın Özgürlük!” demişlerdi. Üstelik Fransız Devrimi’nden bile önce. 
Devrim son noktaydı, uzun özgürlük cümlesi ondan önce yazıldı. Fransız kültürüne aşina olanlar, “libertinage” kavramını bilir. Sözlükten bakarsanız, bu kelime “kötü yol” “çapkınlık” “hovardalık” “sefahat” anlamlarına gelir. Ama kökleri ve ifade ettikleri daha derindir. 
Toplumun, dinin kurallarını takmamayı, dünya zevklerinden payına düşeni almayı, üstelik bunları hiç suçluluk duymadan yapmayı benimseyen bir anlayış. 
Libertin’lerin en ünlüsü ise sadizm-mazoşizmin isim babası Marquis de Sade. 
İşte, 17-19. yüzyıllar arasında özellikle Fransa’yı etkileyen libertinage; hedonizmi (hazcılığı) toplumun DNA’larına işledi.

İlişkilerde Fransız farkı
Uzun yıllar Fransa’da yaşayan Mine Kırıkkanat, geçenlerde bir televizyon kanalında, şimdi bir Amerikan hapishanesinde cinsel taciz suçundan yargılanmayı bekleyen eski IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn’la ilgili konuşurken, söz döndü dolaştı, kadın-erkek ilişkilerinde Fransız farkına geldi. Şöyle diyordu Kırıkkanat: 
 “Fransa’da seks o kadar kişisel bir meseledir ki, ne toplum karışır ne de hukuk. Fransızlar belden aşağı vurmazlar. Orada seks kasetiniz çıkmaz. Orada aldatma bir boşanma sebebi değildir. Karım/kocam beni aldatıyor diye mahkemeye gidemezsiniz. En fazla karınızla/ kocanızla kavga edersiniz. 
Bu yüzden, orada bir cumhurbaşkanının evlilik dışı bir ilişkiden çocuğu olduğu bilinir ama bu gazetelere konu olmaz...”

Fransa’da yaşayan ve 20 yıldır bir Fransız’la evli olan yazar Sedef Ecer’den, her iki toplumu da bilen biri olarak bir karşılaştırma yapmasını istedim: 
“Türkiye’de ilişkilerde sahiplenme çok daha fazla. Yalnızca romantik ilişkilerde değil, anne-çocuk ilişkilerinde de öyle. Fransa’da evli ya da bekar, insanların kendilerine ait gizli bahçeleri var. 
Ama gizli bahçe ille de üçüncü kişiler anlamına gelmiyor. Farklı arkadaşlar, ayrı ayrı geçirilen zamanlar, bu zamanların tadını suçluluk duymadan çıkarma anlamına geliyor. Hayatın tadını çıkartmayı seven bir toplum Fransızlar. Hem kadın hem de erkek bu anlamda kendini özgür hissediyor.”

E-posta, telefon karıştırma işini Sedef ’e de soruyorum ve çok ilginç bir cevap alıyorum: 
“Kocam hiçbir özel eşyamı karıştırmaz. Çünkü bunların arasında görmek, bilmek istemeyeceği şeyler bulmaktan korkar. Hayatımda, ona tercih edeceğim biri varsa, zaten bunu söyleyeceğimi bilir. Önemsiz bir şeyi de bilmemeyi tercih eder.” Sedef’in cevabı ilginç, çünkü “kocam hiçbir özel eşyamı karıştırmaz...” cümlesi şöyle de devam edebilirdi: 
Çünkü bana yüzde yüz güvenir! 
“Yüzde yüz güven olur mu hiç” diye itiraz ediyor Sedef. Yirmi yıllık evlilikte bir de yüzde yüz güven varsa, o kadının ya da adamın evdeki mobilyadan bir farkı kalmaz. Fazla güven romantizme zarar verir.”

Aynı şeyi, pop filozof Alain de Botton’a da sordum ve kendisine bir kez daha hayran oldum. Bu kez fikirleri yüzünden değil, sorularıma 24 saatten kısa bir sürede cevap verdiği için! Botton’un karısı da kocasının e-postalarını karıştırmıyormuş. “Birbirimizin sınırlarına çok saygılıyız. Bir miktar mahremiyetin, hatta gizemin, paylaşmak istediklerimiz konusunda bizi daha hevesli yaptığını biliyoruz” diyor, Alain de Botton sınırlarını anlatırken. Ona göre gizli bahçeler bir ilişkiye zarar değil tam tersine yarar getiriyor: 
“Başka insanların ilgimizi çekmesinin bir sebebi de, bizden farklı olmalarıdır. Ayrı zamanlar geçirip farklı şeylerle uğraşacağız ki, birbirimize gösterecek yenilikler olsun.” Onu bulmuşken tavsiye istemeyi de ihmal etmedim. Hem çift olarak kalıp hem kendi özelimizi koruma konusunda bize ne önerirsiniz, diye sordum. Kuralları baştan koymamızı söylüyor: 
 “İlişkinin en başında ne kadar özel alan istediğinizi açıkça ortaya koyun. Böyle bir deklerasyon için ilk buluşma bile erken sayılmaz. Böylece karşınızdaki sizin bu isteğinizi kişisel almaz. Bu isteğinizin, onu az sevmenizden değil, kendi özgürlüğünüze düşkün olmanızdan kaynaklandığını bilir.”

Aslında Alain de Botton da bu işlerin çok kolay olmadığını biliyor. 
Bilmese, “sizce boşanmalar neden bu kadar arttı” sorusuna, “beni asıl şaşırtan, insanların boşanmaları değil, neden hâlâ evlenmeye devam ettikleri” diye cevap vermezdi. Çift olmakla kendi özelini korumak arasındaki hassas dengede mükemmel bir formül olmadığını söylüyor: 
 “Evlilik dediğimiz şey, seks yapma, yakın olma ve aile kurma ihtiyaçlarından doğuyor. Bu üçünün aynı insanda, hem de uzun süreli olarak bulunması hiç kolay değil. Mesela, kaçamaklarla seks arzumuzu doyurabiliriz ama aileye ve yakınlığa zarar veririz.”

Fransızlar “cinq a sept” diyor. Tam tercümesi, beşten yediye. 5’te işten çıkıyorlar, akşam saat 7’ye kadar sosyalleşiyor, arkadaşlarıyla buluşuyor, güzel bir şarabın ya da sosyal flörtün tadını çıkarıyorlar. Eskiden, evli Fransız erkekleri “metres”leriyle buluşmak için akşam üstü 5 ile 7 arasını tercih ederlermiş. İşten sonra, aileyle yenen akşam yemeğinden önce. 
Zinanın suç, aldatmanın boşanma sebebi olmaktan çıktığı bugünün Fransa’sında “metres” kavramına yer yok. Ama 5’ten 7’ye geleneği devam ediyor. Fransızlar belki de bu yüzden çalışma saatlerinin artmasını istemiyor!
Fotoğraf: Pamela Hanson
Temmuz 2011

 

6 Haziran 2013 Perşembe

HERRY Yaz Alışverişi - Ferah Uzun Elibseler


Haftaya yokum kızlar, ufacık kaçamak yapıcam oğlumla... 

Yanımda olmalı diyerekten ve Yaz gelince mutlaka dolabımda da bulunması gereken beyaz elbise, etek veya jean alışverişi için yola çıktım.

HERRY tutkumu bilirsiniz önceki yazılarımdan,
Beyaz etek uçları dantel misali elbiseye bayıldım, netten bir resmini buldum ama bayanın üzerindeki gibi değil inanın .... daha güzellll
arzu edenler için kısası da vardı ama ben uzunu aldım,  sandaletlerle giymek için heves ediyorum.
Gelin gibi miss...

Birde yanında dayanamayıp aşağıdaki çiçekli elbiseyi de aldım..
oh püfür püfür...
Özellikle satenimsi dokudaki kumaş elbiselerde çok hoştu ama ben bu kez uzun istiyorum daha rahat olmak için... Desenler kumaşlar çok güzeldi... İlgilenenlere duyrulur...
Sevgilerimle...







22 Mayıs 2013 Çarşamba

Feryal GÜLMAN Elbiselerine Bayılıyorum...

Evetttt kızlar bilmem sizde böylemisiniz??? 
Yok kuzenimin düğünü yaklaşıyor, yok Seval'in düğününde ne giysem, olmadı eltimin oğlunun sünnetine şimdiden birşey otursun kafamda diye; 
Moda sosyete üzerine magazin dergilerini karıştırıp duruyorum. 
Ama şu hatunu es geçemem hiç bir zaman...
Feryal hanım hem çok zarif hem de çok zevkli, bir pantolon bluz hatta hırka giyse bile bana sorarsanız harika görünüyor, çok iyi taşıyor...
Sezon bakımından incelediğimde abiye elbiselerinden bir kolaj hazırladım...
Mutlaka işinize yarayacaktır ki hatun bu işi biliyor...






Kelebek Etkisi - Sunay AKIN

“Sen yine de bana nasılsın diye sor. 

Kötüysem bile sırf senin için iyi olurum.”

 


Benzer Yazılarım

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...♥ Zeynep'le Güne Merhaba ♥...

'Ve sen yine denendiginde
ve yine kalbin daraldiginda
ve yine bütün kapilar yüzüne kapandiginda
ve yine ne yapman gerektigini bilemediginde
Uzun uzun düsünve hatirla Yaradanini!
Allah kuluna kâfi degil mi?
(Zümer/36)

Konumuz Ne olsun :)