Translate

eğlence etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
eğlence etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Ekim 2013 Salı

Bebeğinizin İlkleri .... DİKKAT! BEBEK VAR...

Ağzından çıkan ilk kelime, attığı ilk adım, ilk gülümsemesi, ilk dişi, ilk aşısı, ilk hasta oluşu… 

Hepsini hatırlıyorum bazen hepsini buraya resimleriyle not düşseydim diyorum...

Tüm bunların dışında da aslında bebeğiniz her gün bir sürü yeniliklerle tanışıyor. 

Takip ettiğim siteler arasında bebek.com var ve bu yazıyı çok faydalı buldum, beğeniler, sevgiler paylaştıkça çoğalır diyerek sizde okuyun istiyorum veee...
Paylaşıyorummmm . . .
1,5- 2 AY
GÜLÜMSEME
Anne ve babalar, bebeklerinin bilinçli ilk gülümsemelerini hatırlamada genellikle zorluk çekerler. Bu “sosyal gülüşler” güzel bir anın çok ötesinde, bebeğinizin beyninin ilgili bölümlerinin göz kaslarını kontrol edebilmeye başladığını dolayısıyla önemli bir gelişme kaydettiğini gösterir.

4-6 AY
KAHKAHA ATMA
Bu aylardan itibaren ses telleri üzerinde yeterli kontrole sahiptir ve insanların güldüğünü ya da kahkaha attığını duymaya başlar. Bir yaşına gelene kadar çeşitli şekillerde gülecek farklı sesler çıkaracaktır ancak sonrasında kahkaha tanıdık bir biçim alacaktır.

4-8 AY
AYAĞINI AĞZINA SOKMASI
Er ya da geç, büyük olasılıkla bebeğinizi, ayağı ağzında mutlu mutlu emerken bulacaksınız. Bilgi toplama yöntemi de eline aldığı her şeyi ağzına götürmekten geçer, buna ayağı da dahil. Bedeninin farkına varabilmesinin yanı sıra, ayağını emmek hoşuna da gider. Bu yüzden bebeğinizi bundan vazgeçirmeye çalışmayın çünkü bu aşama kendiliğinden sonlanacaktır. Bunu hiç yapmasa da endişelenmeyin, birçok bebek bunu yapmamaktadır.

4-6 AY
TÜKÜRÜK SAÇMASI
Bebekler “burr” sesi çıkarmaya ve dudaklarının birbirine çarptığını hissetmeye bayılırlar. Tükürükten başka bir şey olmuyor demeyin… Konuşmayı öğrenmenin bir yolu da budur. Çocuğunuz farklı şekillerde dudaklarını ve dilini kullanmayı öğreniyor. Er ya da geç, dilini de kullanmaya başlayacak ve buna bayılacak. Bebeğinizi dudaklarını ve dilini kullanarak diğer sesleri çıkarmaya da özendirin. Bunun için karşısında yüzünüzü şekilden şekilde sokup, garip sesler çıkarmanız yeterli.

8-10 AY
SAÇLARINI TARAMASI YA DA DİŞLERİNİ FIRÇALAMASI
Taklit, bebeğinizin çevresindeki dünyayı öğrenmesinde en büyük araçlarından biridir. Artık etrafındaki nesneleri tutabildiğine, elleriyle kavrayabildiğine göre, sizin kullandığınız eşyaları da kullanmak isteyecektir. İnce motor kabiliyetinin yeterince gelişmemiş olması, denemeler yapmasını önlemiyor. Siz saçınızı taradıktan sonra, eline tarağı alması ve kafasına götürmesi an meselesidir. Gözlerimizin kafamızda olmadığını kim iddia edebilir?

10-12 AY
BİR OYUNCAĞINI HEP YANINDA İSTEMESİ
Bebeklerin tamamı, kendilerini rahatlatan bir nesneye bağlılık geliştirir diye bir genelleme yapılamaz, ama bu aylarda bebeklerin çoğunluğunda bu görülüyor. Her dışarı çıktığınızda bir oyuncak ayıyı yanınızda taşımak zorunda kalabilirsiniz. Bebeğiniz bu aylarda pek çok şeyi öğreniyor; yürümek, sizden ayrılmak… Bazı zamanlarda kendini tehlikede hissedebilir, bu anları da tanıdık bildik ve sevgili bir ayıcık hemen geçirebilir. Bu oyuncağın yanında hissettiği rahatlık, sizin yanınızda olduğunu hissettirecektir. Böylelikle yeni şeyler deneyebilir.

10-12 AY
ÖPÜCÜKLER DAĞITMAK
Şimdiye kadar siz ona defalarca kez öpücük gönderdiniz ve şimdi sıra onda. Şimdiyse kontrolü o kadar yüksek ki, aynı anda hem ellerini ağzına götürüyor, hem dudakları ile eline öpücük konduruyor, hem de devamında o elini açıp, size doğru bir öpücük üflüyor.

12-15 AY
CEE – E OYNAMAK
Bebeğiniz bu kez oyuna gerçek anlamda katılıyor. Sadece sizi taklit etmekle kalmıyor, çoğu zaman oyunu başlatan kendisi oluyor. Çünkü “nesne sürekliliği” yerleşmiş konumda. Önceden bir şey görüş açısının dışına çıktığında, onun ortadan kaybolduğunu, gittiğini düşünüyordu. Şimdi, bir şey ani olarak ortadan kaybolduğunda, etrafına bakınmayı ve tamamen gitmemiş olma olasılığını biliyor. Ortadan kaybolup, ardından ce-e diye karşısına çıkmanız, ona büyük keyif verecektir.

13-15 AY
BACAKLARININ ARASINDAN BAKMAK
Neden çocuklar bazen ellerini yere koyup bacaklarını açar ve bacaklarının arasından arkaya doğru bakmaya çalışır? Yürüme becerisini tamamıyla edindikten sonra, dengede durmak onlar için daha da kolay olmaya başlar. Onlar için yeni ve zorlu becerileri denemek, çok ama çok keyiflidir. Dünyaya ters bir biçimde bakmak onların görsel gelişimlerini de geliştirir. Ve tabii ki tüm bunlardan önemlisi, böyle yapmak çok eğlencelidir!

14-16 AY
DANS ETMEK
Bebeğinizin tango ya da salsa beklemeyin elbette. Bol bol titrediği göz önüne alınırsa, bir miktar oryantale benzetilebilir. Onun stili daha çok ayaklarını yerden kımıldatmadan bedenini, hatta belki yalnızca başını sallamak şeklinde olacaktır. Her ne şekilde olursa olsun, hem gelişen motor becerilerini, hem de müziğin ritmine uyma becerisini sunmuş olur. Onu cesaretlendirmek için siz de onunla birlikte dans edin.

29 Ağustos 2013 Perşembe

VİNTAGE Dantellerden ZARA Home Model Yastık Yapma - DIY - KENDİN YAP - HOBİ - EL İŞİ

Annelik Başka birşey

"Acaba kuzum için ne yapsam" demeyi daha çok tekrarlıyorsunuz.
Annenizin onu değerli emanetlerinin;
ne kadar daha önemli oldugunu bir güzel kafanıza vuruyor zaman,
öylesine tığ işi örnek yapıp kenara koydugu anılarını bile göz önünde tutmak istiyorsunuz belkide...

Anneanne ya da babaannelerden kalma dantelleriniz vardır kenarda köşelerde, 

Zara'nın gözdesi danteller gibi koltuklarınıza koyarak evinizde sıcak bir dekorasyon yaratabilirsiniz. Ayrıntılar :)




  

 



2 Ağustos 2013 Cuma

Sertap ERENER - Öyle de Güzellll Böyle de Güzelll


Bir Bakarsa Hevesi Kalır
Gözleri Ne Kadar Da Güzel
Kızdırırsan Eser Geçer
Öfkesi Ne Kadar Da Güzel
Seferince Yankılanır
Gülüşü Yağmur Misali
Üzülürse Buğulanır
Gözleri Sonbahar Misali
Niganedir, Şahanedir, Mucizedir Her Hali 

Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel

Dokunursa Yanar Tenin
Ellerin Ne Kadar Da Güzel
Yaklaşınca Nefesinin Ateşi Ne Kadar Da Ne Güzel
Aklını Alır Bir Başından Sevebilme İhtimali
Her Daim İsmini Anmaktan Kalmadı Kalbimin Mecali
Niganedir, Şahanedir, Mucizedir Her Hali 

Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel
Öyle De Güzel, Böyle De Güzel

4 Temmuz 2013 Perşembe

SILA AÇIKHAVA KONSERİNDEYDİK - Harbiye Cemil Topuzlu - 3 Temmuz 2013

Dün akşam yine küçük bir kaçamak yapıp, A.Mert'i ananesinde bıraktık, Konsere gittik. 
Arada bu değişiklikler hem kişisel açıdan rahatlama hemde ilişkiler açısından biraz romantizm getiriyor, ilanen tavsiye edilir...

Gelelim konser ayrıntılarına...


En son 2 sene önce hamileyken gittiğimde
Slow şarkıların prensesi SILA öyle güzeldi ki sülün gibi çıkmıştı karşımıza...
Bembeyaz bir tuvaleti vardı, özenilerek hazırlanmıştı belli bu konserine...Yana hemen resmini ekliyorum ....
Üstelik gerçekten çok doğaldı, heycanının kendide farkındaydı...


E sesi, boyu, dili güzelim, seni kim giydirdi anlayamaadım bu sefer; ilk çıkıtıgında tayt uzeri tunik aynalı birşey vardı sonrasında da yarabantı tarzı bir büstiyer ile devam etti.
10 dk. arada ise Mangodan almış bir triko, bir şalvar gelmişsin binlerin karşısına...
Sanki böyle rahat salaş senin içinde hoş belki ama rock'çıların tarzına daha yakın gibisin artık...
Ben senin o halinide tuttum oynatıyorsun iyi güzel hoşta, senin tuttugun yer de güzeldi...
Çektiğim karelerle devam ediyorum...
Sevgiler...

 





















17 Haziran 2013 Pazartesi

11.Türkçe Olimpiyatları -- Türkçe Coşkusu Stadlara sığmadı . . .

Çok güzeldi, olağanüstü idi, muhteşemdi. 

Çok uzun zamandır bu kadar duygulandığımı, gururlandığımı hatırlamıyorum. ! :)

Asya’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Amerika’ya 140 ülkeden toplanıp geldiler ülkemize. Tam 15 gün boyunca şehir şehir dolaşıp, şarkıları, türküleri, şiirleri ve danslarıyla gönlümüzü fethettiler.

  

Uluslararası Türkçe Derneği (TÜRKÇEDER) tarafından düzenlenen 11. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları'nın kapanış töreninin yapıldığı İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı tarihi gecelerinden birini yaşadı.

OLİMPİYAT STADI'NDA İZLEYİCİ REKORU
İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı, 11. Türkçe Olimpiyatları kapanış töreni için tamamen doldu. İstanbullular, kapanış töreni için Atatürk Olimpiyat Stadı'na akın etti. 
 
  

Birbirinden renkli gösteri ve sunumlara sahne olan şöleni televizyonların başındaki milyonların yanı sıra yaklaşık 250 bin kişi de statta ve stat çevresinde kurulan dev ekranlardan takip etti.
 
Işıklar ve çeşitli efeklerle renklendirilen görkemli şölende sahne alan dünya çocukları, renk din ve dil ayırımı gözetmeksizin dünyaya bir kez daha barış mesajı verdi. Konuk öğrencilerin sahnede sundukları renkli gösteriler, seslendirdikleri parçalar davetlilerden büyük beğeni topladı.
Bu arada, statta açılan "Statlar da bir gün size dar gelecek" ve "Çiçekler açmazdı bulutlar ağlamasa" pankartları davetlilerden alkış aldı.

Tören sonunda yapılan havai fişek gösterisi geceye ayrı bir renk kattı.


Tanzanya'nın Bağları - Kenya ve Tanzanyalı öğrencilerden Ankara'nın Bağları'na gönderme

 




Instagram Günlüğüm :)

Herkese iyi günler; enerji dolu haftalar . . .

Geldim, döndüm satırlarıma,
Şehr-i İstanbul'uma
ve siz sevgili dostlarımın arasına....

Ne yazayım ilk olarak diye düşünürken instagram postu yapmadığımı ve ayın 17si olduğunu farkettim.

Artık her sektöre yayılan huzursuzluğu birazcık dağıtmak için kendimce geçen hafta azıcık güzelce gezdim geçtiğimiz hafta...

Hayatta bilseniz daha neler oluyor, kimselere inanmadan gitsem dedimmmm... Güneşi hissettik, sulara dokunduk...

Huzuru kokladım Yalova'da...
Bundan sonra görsellerim daha bol olacak inş. :) Sevgilerimle...
Adresim TIK TIK

29 Mayıs 2013 Çarşamba

29 Mayıs 1453 İstanbul'un Fethi - 560.Yıld. Haliç'te Görsel Bir Şenlikle kutlanacak



"İstanbul elbet birgün fetholunacaktır, 

onu fetheden kumandan ne büyük kumandan, fetheden askeder ne güzel askerdir."

“Letüftehannel Konstantiniyye, feleniğmel emiru, emiruha, feleniğmel ceyş-i, zelikel ceyş”

 Bu Hadis-i Şerif'e mazhar olan Fatih Sultan Mehmed Han'ı ve onun askerlerini Rahmetle anıyoruz...


İstanbul'un fethinin 560. yıldönümü yarın Balat'ta kutlanacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi 'nden yapılan açıklamaya göre, her yıl artan bir coşkuyla kutlanan İstanbul’un fethi, bu yıl da dünya çapında görsel ve işitsel bir gösteriyle yaşatılacak. 
Biz gitmeyi düşünüyoruz :))




İstanbul'un Fethi, 29 Mayıs 1453'te, şehri günlerdir kuşatan Osmanlı ordusunun, şimdi İstanbul olarak bilinen, o zamanki adıyla Konstantinopolis (Constantinople) şehrini Sultan II. Mehmed Han'ın komutanlığında fethetmesidir.

Bu fetihten sonra Osmanlı Devleti İmparatorluk olmuş, henüz 21 yaşında olan Sultan II. Mehmed, fatih unvanını da alarak Fatih Sultan Mehmed olarak anılmaya başlanmıştır. Tarihteki en önemli devletlerden olan Doğu Roma İmparatorluğu böylelikle sona ermiştir.

İstanbul Fetih edildikten sonra Orta Çağ kapanmış ve 1789 Fransız ihtilali'ne kadar sürecek olan Yeni Çağ başlamıştır.

Tarih: 2 Nisan - 29 Mayıs 1453

Yer: İstanbul (Bizans dönemi ismi: Constantinople)

Sonuç: Osmanlı'lar İstanbul'u ele geçirdi, Bizans İmparatorluğu yıkıldı. II. Mehmed, Fatih (fetheden) ilan edildi.

Bizans İmparatorluğu kumandanı: XI Konstantin

Osmanlı kumandanı: Fatih Sultan Mehmed (İkinci Mehmet)

27 Mayıs 2013 Pazartesi

İşte yerli Disneyland: VIALAND!


Türkiye'nin dünya standartlarındaki ilk temalı parkını, alışveriş caddeleri ve gösteri merkeziyle bir araya getiren VIALAND, 26 Mayıs PAzar 15:00'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle açıldı. 

 GERÇEK EĞLENCEYLE BULUŞTURAN


ÜNİTELER VIALAND'DE!

VIALAND Tema Park içerisinde yer alan
birbirinden eğlenceli ünitelerimizi yakından tanıyın!

King Kong

Hollywood’dan İstanbul’a uzanan bir efsane… King Kong VIALAND’de! Yerden 15 metre yüksekte, çığlıklar ve kahkahalar birbirine karışıyor! 5 yaşın üzerindeyseniz ve bu heyecana hazırsanız bizimle tekrar edin: “Kim korkar dev gorilden!”


ÇILGINLIĞIN SINIRI YOK 
Mimari projesini Mehmet Emeç’in yaptığı Vialand’da dünyanın en çılgın oyuncakları bulunuyor. Parkta adrenalin tutkunları için 360 Derece adı verilen oyuncak, meraklılarını bir hortum gibi gökyüzünde evire çevire savuruyor. Parkın sürprizi ise, çocukların hayal dünyasının kahramanı, ağzından dumanlar çıkararak sizi bindiğiniz otobüsle birlikte gökyüzüne kaldırıp sallayan King-Kong. Vialand’ta Türkiye’nin en büyük ve en hızlı roller coaster’ı da hizmet verecek. Buraya giren herkes sigortalı olacak.

HALİÇ’İN ÇAMURUNDAN 
Vialand Tema Parkı, Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla, eski Alibeyköy Taş Ocakları Bölgesi’nde 600 bin metrekarelik bir alanda (100 futbol sahası), 1 milyar 150 milyon liralık bir yatırımla inşa edildi. Haliç’in temizlenişi sırasında çıkarılan 5 milyon metreküp çamur, taşocakları bölgesine taşınarak yeni bir alan oluşturuldu. Türkiye’nin ilk temalı parkı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle, Gürsoy Grup ile Via Properties girişimiyle hayata geçirildi. 110 bin metrekare kiralanabilir alanda 115 farklı cephe, 250 mağaza ve 8 bin araçlık otopark ile 10 bin kişilik açık bir gösteri merkezini de bünyesinde barındıran Vialand, ayrıca biyolojik gölet, yeşil alan ve yürüyüş yollarını da içeren 100 dönümlük bir şehir parkını da hizmete sunuyor. Yılda 30 milyon kişinin ziyaret etmesi beklenen Vialand, 4 bin kişiye doğrudan istihdam sağlıyor.

İşte çılgın oyuncaklar




NEFES KESEN (Speed Coaster): Vialand için özel üretilen Nefeskesen (Speed Coaster) Avrupa’nın en çok ilgi gören hızlı tren türlerinden. Sadece 3 saniye içerisinde 0’dan 100 km hıza ulaşarak yolculuğa çok heyecan verici bir başlangıç yapıyor.

ÇILGIN NEHİR (Rafting Ride): Bu ünitede ziyaretçiler hızlı akarsuda ailecek güvenli rafting tecrübesini yaşayabiliyor.

VIKING (Splash Coaster): Su yüzeyinde hareket eden Viking (Splash Coaster) ise dünya sıralamasında 4. popüler “ride” durumunda. 45 derecelik kızaktan hızlanarak inişe geçen bu ünite inanılmaz bir heyecan deneyimi sunuyor.

ADALET KULESİ: Vialand’ın Adalet Kulesi, dünyada alanında en popüler ünite olma özelliğini taşıyor. Ziyaretçiler Adalet Kulesi’nde, 50 metreden düşerken 5G kuvvetini tecrübe ediyor.

KING KONG: Vialand’ın simge ünitelerinden biri olan King Kong, otobüsün içine giren ziyaretçileri otobüsle birlikte havada 15 metrede sallayarak King Kong filmlerindeki sahneleri yaşatıyor.

FATİH’İN RÜYASI: Fatih’in Rüyası bölümünde ziyaretçiler, İstanbul’un fethedilişini robot-heykellerle gerçekçi ortamda deneyimliyor.



 



Günlük Bilet Fiyatları
Açılışa özel bilet fiyatları, yalnızca günübirlik girişler ve tek kişi için geçerlidir.






www.vialand.com.tr

22 Mayıs 2013 Çarşamba

Feryal GÜLMAN Elbiselerine Bayılıyorum...

Evetttt kızlar bilmem sizde böylemisiniz??? 
Yok kuzenimin düğünü yaklaşıyor, yok Seval'in düğününde ne giysem, olmadı eltimin oğlunun sünnetine şimdiden birşey otursun kafamda diye; 
Moda sosyete üzerine magazin dergilerini karıştırıp duruyorum. 
Ama şu hatunu es geçemem hiç bir zaman...
Feryal hanım hem çok zarif hem de çok zevkli, bir pantolon bluz hatta hırka giyse bile bana sorarsanız harika görünüyor, çok iyi taşıyor...
Sezon bakımından incelediğimde abiye elbiselerinden bir kolaj hazırladım...
Mutlaka işinize yarayacaktır ki hatun bu işi biliyor...






9 Mayıs 2013 Perşembe

İstanbul’da mutlaka görmeniz gereken 10 tarihi yer


 

Tarihi ile gerek yurtdışı gerekse yurt içi bir çok turistin ziyareti ile dolup taşan

 İstanbul’da mutlaka görmeniz gereken 10 yeri sizler için yazdık. 

www.iyidolas.com.tr

İstanbul, M.S. 330’dan günümüze kadar tam 3 farklı İmparatorluğa başkentlik yaptı. 

Bunun sonucunda farklı kültürlerin sentezi ve bir çok tarihi eser apaçık gözlerimizin önünde yer almaktadır.

 

Topkapı Sarayı
Bu saray günümüze gelebilmiş en eski ve en büyük saraylardan birisidir. İstanbul’un kurulduğu yer olarak bilinen Akropol tepesinde bulunur. Tarihi yarımada olarak bilinen coğrafyanın en uç noktasında 700.000 m2 özel araziye sahip bir alanda yer almaktadır. Topkapı Sarayı İstanbul’a yolu düşenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerin başında yer almaktadır.



Galata Kulesi

İstanbul’un fethinden önce, Ceneviz sömürge kenti olan Galata’nın, savunma amacıyla yapılan 24 kulesinden, ayakta kalabilen tek ve en anıtsal olanıdır. Gerek gündüz gerek ise gece ayrı bir atmosfer ile ziyaretçilerini ağırlamaktadır.



Dolmabahçe Sarayı

Saray, Karaköy’den Sarıyer’e kadar uzanan sahil şeridinin Kabataş ile Beşiktaş arasında kalan bölümünde bulunmaktadır. Denizden yer alınıp doldurulmasıyla ortaya çıkan alana yapıldığı için Dolmabahçe adını almıştır. Bu alan, 400 yıl önce Osmanlı’nın en büyük koyu olarak bilinmektedir.

Ayasofya

Dünya kültür mirasının en büyük birkaç eserinden biri olan “Bazilika” önemini 1470 yıla varan tarihinden almakta. Yapıldığı dönemde dünyada kendisi kadar muhteşem bir eser daha insanoğlu elinden çıkmamıştır. İşte bu sebeple banisi Justinyen açılış töreninde ünlü Süleyman Mabedini kastederek “Seni yendim ey Süleyman!” demiştir.

Yerebatan Sarnıcı

Bizansın en büyük su sarnıcı olan bu yapı, mistik havası ve devasalığıyla kesinlikle görülmesi gereken en önemli yerlerden biridir.

Sultanahmet Camii
Çinilerinden dolayı “Mavi Cami” adıyla da anılan, 6 minareli bu yapı, Mimar Sinan sonrası cami mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. Ayasofya’nın tam karşısında, birbirlerine adete güç gösterisinde bunulurlarmış gibi konumlandırılmıştır. Mimarı Sedefkar Mehmet Ağa’dır.

Rumeli Hisarı

İstanbul’un Sarıyer ilçesinde bulunduğu semte adını veren hisardır. Boğazın en dar yerinde Fatih Sultan Mehmet tarafından savunma amaçlı olarak, Anadolu Hisarı’nın tam karşısına inşa edilmiştir. Burada konserler de düzenlenmektedir.

Kız Kulesi

İstanbul ve Üsküdar’ın sembolü haline gelen bu kule, yalnızlığın ve aşkın da sembolü olarak görülür. İki kıta arasındaki konumu sebebiyle de eşi benzeri olamayan bir yapı olarak anılmaktadır..


Çinili Köşk

Arkeoloji Müzesi karşısındaki iki katlı enteresan binadır. Fatih Sultan Mehmet’ in Topkapı Sarayında yaptırttığı ilk binadır. 1472 Tarihli yazlık köşk, sütunlarla hareketlendirilmiş cephesi, eyvanlı terası ve kesme çini dekoru ile Selçuklu tesirinde bir erken Osmanlı örneğidir. Giriş duvarında uzun kitabe yer almıştır. Giriş bölümü, üzeri kubbeli bir mekan olup, yanlarda tonozlu odalar yer vardır. 13-19 yy. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait seramik ve çiniler kronolojik sıralı sergilenmiştir 16 yy. İznik yapımı çiniler müzenin önemli eserleridir.

Yedikule Zindanları

İstanbul ve Türkiye’nin en eski açık hava müzelerinden birisidir. Her tarihi yapı gibi bu eser de uzun ve önemli bir tarihe sahiptir. Bizans döneminde yabancı kralları ağırlama amacıyla yapılan bu eser, Fatih Sultan Mehmet döneminde, 3 kule daha eklenerek 7 kuleli bir garnizon halini almıştır.





8 Mayıs 2013 Çarşamba

THE TRIBUTE EVENT Partiye gitmeye varmısınız???

Sevgili Arkadaşlar, Senem&Birsel Organizasyon olarak bütün event davetlerimizin ayrıca basın ve duyurularımızın resmi medya sponsoru 9 yıldır yayınını aralıksız olarak sürdüren www.maxihaber.net 'dir. 17 Mayıs CUMA akşamı THE TRIBUTE EVENT'te görüşmek üzere. Bu işbirliğinin her iki tarafa da hayırlı olmasını temenni ederiz.
Süprizlerimiz devam ediyor !! Lütfen gelirken kartvizitlerinizi getirmeyi unutmayın :) 17 Mayıs Akşamı The Tribute Etkiliğimizde yapacağımız çekiliş sonrasında şanslı 5 misafirimiz ertesi akşam gerçekleşecek olan DJ Antoine Etkinliğine ücretsiz giriş hakkı kazanacaktır :)
Saygılarımızla,
Senem&Birsel


26 Nisan 2013 Cuma

Güzelllll Bir hafta olsun ------> Yalın - KASMA


Kuş uçuşu burdan ne tutar oralar
Hani kapasam gözleri karşımda sen vardın
Hani aşkta mesafe yoktur falan tamam
Ama dokunmak sarılmak diye bir şey de var
Kasma kasma kasma kasma
Kasmadan da olur işte
Özlüyorsan duramıyorsan
İçine atıp susma böyle
Gel diyorum sana ben
Bu iş olur diyorum sana ben
Tutma tutma tutma tutma
Elinden kayar böyle
Sert düşüşe razı gönül o kahraman
Sabrına az hayran çokça düşman
Bir temas bir koku bir sese inanan
Yanında durmalı yarın da olmalı

25 Nisan 2013 Perşembe

GİZEMLİ LİKYA TUR - Yakapark - Saklıkent - Ölüdeniz - Kayaköy - Fethiye

19 - 23 Nisan arası Hola Tur ile çok güzel bir kaçamak yaptık... 
Serdar Bey'e öncelikle çooook teşekkür ediyorum. 
Veee bizimki sıkıştırılmış olsa da herkese bu güzel gezinin geniş program seçeneklerini öneriyorum...

Gelelim ayrıntılarına :)

 

 1.Gün : Yakapark - Saklıkent - Ölüdeniz - Kayaköy - Fethiye - Kalkan – Kaputaş Plajı


Gece ve uzun yolculuklar açıkçası bana çok zor geliyor, otobüsle sabah saatlerinde Afyon civarlarında bir kahvaltı yaptık, ve ilk olarak yeşillikler içinde Saklıkente büyük kanyona ulaşıyoruz... Miss gibi bir hava çivi gibi yapıyor insanı... Rehberimiz Yüksel ÇIRAK'ın eşliğinde Akdağların dibinde gizemli yolculuğumuzun ilk durağı :)
Meraklılarına harika fotoğraf molası :) biz gezelim görelim modundaydık ...

 

Çok resim çekemedim bu gezimde kusuruma bakmayın lütfen, Eşsiz bir yeşillik, yemyeşil doğa, tertemiz çam kokusunu ile devam ederek öğlen yemeği için yakaparka çıkıyoruz, alabalıkları önce seviyoruz sonra yiyorsunuz...


 


Saklıkent'te kanyondan sonra bizim dikkatimizi en çok likya döneminden kalan kaya mezarlar oldu, birde size antik kalıntıları olan tiyatronun da resmini de ekliyorum...
Otobüse sonrası ise kaya köye gidiyoruz, çok enteresandır evlerin çatıları yok 2000-3000 kişi yaşamış zamanında, taş bir köy ve oldugu gibi korunmuş, çok güzeldi... Eşim deveyle ilgilenirken ben oğluşum için tahta oyuncakalra dalmışım o sıra . . .




Ve akşam saatlerinde ölüdenizin o güzel kumsallarındasınız...
Bütün resimler bizimle dolu en sadesini yayınlıyorum sizin için ister yüzün, ister fotoğraf çekin, ister tatilin tadına varın... Biz Seril 2 otel'de konakladık, yemekleri güzeldi... Bugün bitti 2.partta devam edeceğiz.



Benzer Yazılarım

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...♥ Zeynep'le Güne Merhaba ♥...

'Ve sen yine denendiginde
ve yine kalbin daraldiginda
ve yine bütün kapilar yüzüne kapandiginda
ve yine ne yapman gerektigini bilemediginde
Uzun uzun düsünve hatirla Yaradanini!
Allah kuluna kâfi degil mi?
(Zümer/36)

Konumuz Ne olsun :)