Tarihi ile gerek yurtdışı gerekse yurt
içi bir çok turistin ziyareti ile dolup taşan
İstanbul’da mutlaka
görmeniz gereken 10 yeri sizler için yazdık.
www.iyidolas.com.tr
İstanbul, M.S. 330’dan günümüze kadar tam 3 farklı İmparatorluğa
başkentlik yaptı.
Bunun sonucunda farklı kültürlerin sentezi ve bir çok
tarihi eser apaçık gözlerimizin önünde yer almaktadır.
Topkapı Sarayı
Bu saray günümüze gelebilmiş en eski ve en büyük saraylardan
birisidir. İstanbul’un kurulduğu yer olarak bilinen Akropol tepesinde
bulunur. Tarihi yarımada olarak bilinen coğrafyanın en uç noktasında
700.000 m2 özel araziye sahip bir alanda yer almaktadır. Topkapı Sarayı
İstanbul’a yolu düşenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerin başında yer
almaktadır.
Galata Kulesi
İstanbul’un fethinden önce, Ceneviz sömürge kenti olan Galata’nın,
savunma amacıyla yapılan 24 kulesinden, ayakta kalabilen tek ve en
anıtsal olanıdır. Gerek gündüz gerek ise gece ayrı bir atmosfer ile
ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Saray, Karaköy’den Sarıyer’e kadar uzanan sahil şeridinin Kabataş ile
Beşiktaş arasında kalan bölümünde bulunmaktadır. Denizden yer alınıp
doldurulmasıyla ortaya çıkan alana yapıldığı için Dolmabahçe adını
almıştır. Bu alan, 400 yıl önce Osmanlı’nın en büyük koyu olarak
bilinmektedir.
Ayasofya
Dünya kültür mirasının en büyük birkaç
eserinden biri olan “Bazilika” önemini 1470 yıla varan tarihinden
almakta. Yapıldığı dönemde dünyada kendisi kadar muhteşem bir eser daha
insanoğlu elinden çıkmamıştır. İşte bu sebeple banisi Justinyen açılış
töreninde ünlü Süleyman Mabedini kastederek “Seni yendim ey Süleyman!”
demiştir.
Yerebatan Sarnıcı
Bizansın en büyük su sarnıcı olan bu yapı, mistik havası ve
devasalığıyla kesinlikle görülmesi gereken en önemli yerlerden biridir.
Sultanahmet Camii
Çinilerinden dolayı “Mavi Cami” adıyla da anılan, 6 minareli bu yapı,
Mimar Sinan sonrası cami mimarisinin en güzel örneklerinden biridir.
Ayasofya’nın tam karşısında, birbirlerine adete güç gösterisinde
bunulurlarmış gibi konumlandırılmıştır. Mimarı Sedefkar Mehmet Ağa’dır.
Rumeli Hisarı
İstanbul’un Sarıyer ilçesinde bulunduğu semte adını veren hisardır.
Boğazın en dar yerinde Fatih Sultan Mehmet tarafından savunma amaçlı
olarak, Anadolu Hisarı’nın tam karşısına inşa edilmiştir. Burada
konserler de düzenlenmektedir.
Kız Kulesi
İstanbul ve Üsküdar’ın sembolü haline gelen bu kule, yalnızlığın ve
aşkın da sembolü olarak görülür. İki kıta arasındaki konumu sebebiyle de
eşi benzeri olamayan bir yapı olarak anılmaktadır..
Arkeoloji Müzesi karşısındaki iki katlı
enteresan binadır. Fatih Sultan Mehmet’ in Topkapı Sarayında yaptırttığı
ilk binadır. 1472 Tarihli yazlık köşk, sütunlarla hareketlendirilmiş
cephesi, eyvanlı terası ve kesme çini dekoru ile Selçuklu tesirinde bir
erken Osmanlı örneğidir. Giriş duvarında uzun kitabe yer almıştır. Giriş
bölümü, üzeri kubbeli bir mekan olup, yanlarda tonozlu odalar yer
vardır. 13-19 yy. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait seramik ve çiniler
kronolojik sıralı sergilenmiştir 16 yy. İznik yapımı çiniler müzenin
önemli eserleridir.
Yedikule Zindanları
İstanbul ve Türkiye’nin en eski açık hava
müzelerinden birisidir. Her tarihi yapı gibi bu eser de uzun ve önemli
bir tarihe sahiptir. Bizans döneminde yabancı kralları ağırlama amacıyla
yapılan bu eser, Fatih Sultan Mehmet döneminde, 3 kule daha eklenerek 7
kuleli bir garnizon halini almıştır.