Translate

osmanlı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
osmanlı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Ağustos 2019 Salı

Mutfak Genetiğimizi Kaybettik Biz !



ÇOK MU ZOR?


Ananeniz öpülesi elleri parçalanırcasına, ovalaya ovalaya tarhana yaparken,
Siz, "Aman anane be, boş versene" deyip, marketten hazır çorba alıyordunuz ya...
Anane rahmetli oldu ve siz, o tarhananın tarifini ananeden alıp, bir kenara yazmadınız ya...
İşte o nedenle, siz, genetiği değiştirilmiş organizma yemekten kurtulamazsınız maalesef.
Ne verirlerse
Onu yiyeceksiniz.

Kız evlat yetiştiriyorsunuz, en iyi okullara gönderiyorsunuz.
Piyano çalıyor, İngilizce konuşuyor, Grammy alanları tek tek biliyor.
Bilmeli.
Ama alt tarafı limon, şeker ve su kullanıp, limonata yapmasını bilmiyor!
Yoğurdu çırpıp, ayran yapamıyor, ayran...
İşte o nedenle, kızınız, genetiği değiştirilmiş meşrubat içmeye mahkûm,
maalesef torunlarınız da.
Zahmet edip sütlaç yapmadığınız için, kek yapmaya üşendiğiniz için,
İçinde ne olduğunu bilmediğiniz gofretleri, mısır patlaklarını kemiriyor sizin oğlan!
Hamur tutmayı, şöyle mis gibi ıspanaklı bi börek yapıp, çantasına koymayı bilmediğiniz için, hamburger bağımlısı oldu.
Tahin-pekmezi " köylü işi " vıcık vıcık yağ fışkıran kremaları "modernite" sandığınız için,
Daha 10 yaşında çocuklarımız balona döndü, yuvarlana yuvarlana yürüyor, tıkanıyor, merdiven çıkamıyor.

Size zor geliyor ama zor mu evde yoğurt yapmak?
İstanbul'un güneşi müsait değil, anlarım, zor mudur İzmir'de,
Antalya'da, Adana'da evde salça yapmak?
Şikâyet edip duruyorsun, içine katkı maddesi konuyor, zorla beyazlatılıyor diye...
İster tam buğday unundan, ister çavdardan, hakikaten zor mudur evde
ekmek yapmak?
Bütün ailen kabız...


Tonla para verip, abuk sabuk ambalajlı-meyveli saçmalıklardan medet umacağına, 
niye öğrenmiyorsun kabak tatlısı yapmayı?

Güya, çoluğunu çocuğunu düşünüyorsun, taze taze yesinler diye, pazara gidiyorsun
Eğri büğrü biberlere, doğal olduğu için tuttuğunda ezilen domateslere ağız burun kıvırıyorsun, hormonlu, tornadan çıkmış gibilerini alıyorsun
Ne işe yaradı senin pazara gitmen?

Kocanız da, bu satırları okuyup, size akıl verecek şimdi...
Söyleyin ona, ukalalık etmesin, götürün aktara, hatmi çiçeğiyle zencefili birbirinden ayırt etsin, ondan sonra konuşsun!

Enginar, börülce, radika, cibes pişirmekten haberin yok;
Gazetelerin tiraj almak için uydurduğu uzmanlarından fıldır fıldır brokoli tarifleri öğreniyorsun...
Brüksel lahanası yiyerek mi AB'ye gireceğini sanıyorsun?

Çin'den bal getiriyorlar mesela...
Taaa Arjantin'den, Meksika'dan bal getiriyorlar.
Neymiş efendim, içinde genetiği değiştirilmiş organizma olabilirmiş falan...
İçinde tavuk ibiği, maymun kulağı olmadığına şükredin!
Ben iddia ediyorum;
Kaşla göz arasında frankeştayn ürünlere kapıları açan arkadaşlarla, 
 Amerikan çiftçilerinin avukatı profesörlerimiz, 
sırf karakovan balına sahip çıksa, Şemdinli'de, Pervari'de terör bile azalır, terör bile...


Uzatmayayım.

Mutfak genetiğimizi kaybettik biz.
Elin adamı, mısırdan, soyadan, domatesten önce beynimizin DNA'sını değiştirdi!

Hurrraaa diye köyden kente göçerken, dışarda tıkınmayı şehirleşme zannettik. 
Ambalajlı ürün tüketmeyi, zenginleşme zannettik.

Dolayısıyla, ya kafayı değiştirip, özümüze döneceğiz,
Ya da ne verirlerse onu yiyeceğiz.


Yılmaz ÖZDİL'den 
👍👍👍

29 Mayıs 2019 Çarşamba

İSTANBUL’umuzun FETHİ'nin 566. Yılı KUTLU OLSUN. #29Mayıs1453

Çağlar açıp çağlar kapatan Feth'in, 566. yılı Kutlu Olsun...


"İstanbul mutlaka fethedilecektir. 

O'nu fetheden komutan ne güzel komutan, O ordu ne güzel ordudur”.

 

İstanbul’un fethi her şeyden önce bir medeniyet ve insanlık hamlesidir.
İstanbul’un fethi bir dinin öteki dine karşı zaferi değil, ilerlemenin gerilemeye karşı zaferidir.
İstanbul’un fethi Bizans’la tıkanmış medeniyet yollarının yalnız Müslümanlara, 
yalnız Türklere değil tüm insanlığa yeniden açılmasıdır.
İstanbul’un fethi yalnız Müslümanların, Türklerin değil bütün dünyanın kutlayabileceği, büyük tarihi devrimlerden biridir.
İstanbul Türkler tarafından fethedilmekle, insanlığın yüz karası olan Ortaçağ’ı tasfiye etmiştir.
O fetih ki bir çağın başlangıcı ve Peygamber övgüsüne mazhar olan bir liderin şahlanışıdır.
O fetih ki bir diriliş bir yükseliş başarısıdır.
O fetih ki çağ açıp çağ kapatan Fatih’lerin ortaya çıkışıdır.
O fetih ki Türklük çağının başlangıcıdır.

 

18 Şubat 2019 Pazartesi

Ölmeden önce görülmesi gereken 1000 yer : TARİHİ CAĞALOĞLU HAMAMI

TARİHİ CAĞALOĞLU HAMAMI'NDA HAMAM KEYFİ / KESE VE KÖPÜK MASAJI MUHTEŞEM

GELİN HAMAMI için özellikte tavsiye edilir !!!


 

Hepiniz sıcacık bir Merhaba

hatta şöyle miss kokulusundan ve yumuşacık... 
Bu kültürü sevenlerdenseniz, 
yazarken bile hissiyatımı size yansıtmayı çok isterdim.


Birazcık tarihinden bahsedeyim öncelikle sizlere ...

280 yıllık tarihi eser halen hamam olarak kullanılıyor

Osmanlı & Türk Kültüründe hamamın yeri oldukça yüksek, sadece yıkanmak olarak düşünmeyin, 
sosyal kültürel merkezler olarak öneme sahiplerdi. 
1. Mahmut'un 1741 yılında yaptırdığı, İstanbul'un en önemli tarihi ve turistik mekanları arasında yer alan hamam, 
Ayasofya Külliyesi'ndeki kütüphaneye ve Ayasofya Camiine gelir sağlamak için yaptırılmış.

Patricia SCHULTZ'un dünyada çok satan "Ölmeden önce Görülmesi Gereken 1000 Yer" seyahat kitabında yer almasıyla 
Turistlerin yoğun ilgi gösterdiği, ünlülerden tutun devlet adamı, sanatçı, edebiyatçıların vs. akınına uğrayan bir mekan.. 

Sol girişinde bakın duvarına daha kimleri göreceksiniz...


Kadın erkek ayrı bölümü mevcut, hijyen ve temizlik açısından tescilli bir yapıt.
Girişinizden sonra takunya, peştamal, kese ve kullan at çamaşır veriliyor, yanınıza bir şey almanıza gerek yok 
hatta çıkışınıza hazırlık için saç kurutma makinesi bile mevcut.

Şimdi; 

kendinizi bu sıcacık hamam taşına ve sıcak suyun rahatlığına bırakın ....



yarım saat yumuşadıktan sonra sizi natır diye anılan bayanlar alıp göbek taşının üzerine alıyorlar :)
sıcaktan gerçekten bunalmıyorsunuz özellikle yazmak istedim.
Öyle güzel kese yapılıyor ki, 
inanın tüm ölü derilerinizden sıyrılıp bebek gibi bir cilde kavuşuyorsunuz, 
ipek keseden sonra saçlarınızı bile şampuanla yıkıyorlar en son
Soğuk su !

Arada sırada da olsa bu deneyimi sizinde yaşamanızı tavsiye ederim..

Özellikle bu güzel banyo ardından yapılan yağ masajını.. 




İncelemek isterseniz 
size internet adresini ve sosyal medya adreslerinin linklerini aşağıya bırakıyorum..

Sevgilerimle



21 Haziran 2013 Cuma

Beraat Kandili Dualarında Buluşmak üzere . . .

PAZAR GÜNÜ BERAT KANDİLİ İNŞALLAH..

Ellerini semaya gönlünü Mevla'ya aç, 

günahlardan olabildiğince kaç, bugün en gizli incilerini onun için saç. 

Çünkü Berat Kandili, kandilin mübarek olsun.


Beraat Gecesinin önemi
Berat gecesinde beş önemli hadisenin varlığından bahsediliyor:

1. Her önemli işin bu gece hikmetli bir şekilde ayrımı ve seçimi yapılır.

2. Bu gece yapılan ibadetin 
(kılınan namazların, okunan Kur'anların, yapılan duaların, tövbe ve istiğfarların), gündüzünde tutulan oruçların fazileti çok büyüktür.

3. İlahi ihsan, feyiz ve bereketle dopdolu bir gecedir.

4. Mağfiret gecesidir.

5. Peygamberimize şefaat hakkının tamamı bu gece verilmiştir.

Geceyi nasıl değerlendirelim?

Bu geceyi kaza namazları kılarak, 
bol bol dua ederek, işlenen günahlar için tövbe edip halis bir şekilde, 
gözyaşlarıyla affedilmeyi dileyerek, 
kırgınlıkları unutup eş, dost, akrabaya sevgiyle, şefkatle sarılarak, 
ihmal edilen düşkünlere, 
ihtiyaç sahiplerine yardım elini uzatarak değerlendirebiliriz.

20 Mart 2013 Çarşamba

OSMANLI MUTFAĞINDAN Kestaneli Pilav

Şu Güzelliğe Bakın!!! Şık sofralara yakışacak enfess bir lezzetle karşınızdayım...


Sezonunda haşlandığınız kestaneyi buzdolabında saklayabiliyorsunuz, sonra çözüp kullanabilirsinizz.

Bu pilav içinde haşlanmış kestane,
Haşlanmış küçük parçalara bölünmüş tavuk,
1 Havuç,
Kuş üzümü,
Arzuya göre bir tutam tarçın 
Tereyağ
Badem
Pirinç kullanacağız...

Yapılışı : 
Haşlanmış tavuk ve kestaneyi tenceremize alıp biraz kavuruyoruz, sonra üzerine havucu dilimleyerek biraz daha sote ediyoruz.
üzerine kuş üzümünü ilave ediyorum arzuya göre bir tutam tarçın...
Başka bir cezvede kabukları soyulmuş bademleri tereyağında kavuruyoruz.

Bu pilavımızı iki parça halinde hazırlayıp, serviste birleştirebilirsiniz, ben öyle seviyorum, birarada hazırlayıp birlikte pişirilebilenler de var :))

Pirinç Pilavı :
1 Su bard. pirinç (önceden ıslatılmış)
orta ateşte az tereyağda tel tel oluncaya kadar soteliyorum, 1bardağa en az 1,5 bardak su ilave ediyorum, tuz, birkaç damla da limon damlatıyorum, üzerini kapatarak güzelce pişiyor kar tanelerim...

Gelelim servisine...
Bir kasede en alta kavurduğunuz bademleri koyuyorsunuz,
üzerine hazırladıgınız kestaneli sosumuzu
ve pirinç pilavımızı...

ağır tatları ve otantik lezzetleri denemek isteyenlere öneririm...
Afiyet olsun.

 



 
 

Benzer Yazılarım

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...♥ Zeynep'le Güne Merhaba ♥...

'Ve sen yine denendiginde
ve yine kalbin daraldiginda
ve yine bütün kapilar yüzüne kapandiginda
ve yine ne yapman gerektigini bilemediginde
Uzun uzun düsünve hatirla Yaradanini!
Allah kuluna kâfi degil mi?
(Zümer/36)

Konumuz Ne olsun :)