Rengarenk Burası... Biraz MODA; biraz DEKORASYON, biraz BEBEK, biraz TATLI, biraz da ACI ve hatta belki KIZIL belki biraz da MAVİ; BİRAZ ONDAN BİRAZ BUNDAN ... Azıcık pembe tadında çilekli ... Hayattan güne dair ne varsa ortaya karışık:)
Romantik Çerçeve - DIY
Hiç evdeki çiçeklerden, kurdellar, parça dantel, boncuk belkide eski tahıl kağıtları ve ahşap kullanarak böyle güzel bir çerçeve yapılacağını düşünmüşmüydünüz ?
Ben buna tek kelimeyle BA-YIL-DIM .
Tasarım yurtdışında takip ettiğim sitelerden birine ait, tek çerçeve gibi düşünmüeyin, aynı şekilde tepsi, albüm veya dolap kapağı bile düşünebilirsiniz...
Yapan arkadaş tabana olarak kullandıgı suntanın dallı olmasına dikkat ederek kenarlarına kağıt kullanmış, üzerine ise hamur çiçekler yapmış, birazda dekopaj peçeteleri gerekli güller için. Parça dantel ve kurdela bile ne kadar hoş küçük ayrıntılar... Üzerine ise en güzel resmi çekmek yine size kalmış...
Sevgilerimle...
Labels:
Bahar,
Bahçe,
Bebek Odası,
çerçeve,
Dekorasyon,
DIY,
duvar kağıdı,
El İşi,
English Home,
Ev,
Fotoğraf,
Home Sweet Home,
İkea Hensvik,
kart,
kitap,
Romantik,
Tasarım,
Zeynep'le Dekorasyon
Hoş Geldin . . . Merhaba BAHAR :)
Umut bu olmalı
Cesaret
Azim de
Her yerin buza kestiği, kaskatı
Beyaz artığı zamanların soluğu
Donduğunu sandığın noktada
Bir bakmışsın, sancılı bir sarı
Nefes almak için
Yarmış toprağın bağrını
Merhaba bahar
Şükürler olsun!
İçimdeki umuda
Can olduğuna
Şükürler olsun!
İçimdeki korkuya
Törpü olduğuna
Asi bir başkaldırışınla
Beni bana sunduğuna
Şükürler olsun...
Cesaret
Azim de
Her yerin buza kestiği, kaskatı
Beyaz artığı zamanların soluğu
Donduğunu sandığın noktada
Bir bakmışsın, sancılı bir sarı
Nefes almak için
Yarmış toprağın bağrını
Merhaba bahar
Şükürler olsun!
İçimdeki umuda
Can olduğuna
Şükürler olsun!
İçimdeki korkuya
Törpü olduğuna
Asi bir başkaldırışınla
Beni bana sunduğuna
Şükürler olsun...
İçim kıpır kıpır;
Sizde küçük dokunuşlarla evinize bahar getirin...
"Bir gün tutar bir caneriği,
çiçeğini sunar bahara,
bir tutam serinlik,
bir yürekte buğulanan sıcaklık.
Ve konar gözlere bir öpücük gibi
kuşların bahar sevinci.
Okşar bir annenin parmakları gibi usulca
saçlarımızı seher yeli.
Bir tutam gün ışığı dolar içimize, bir tutam
sevinç çığlığı.
Ne zaman bahar gelse, sevinci yaşar kırlar, dağlar, ovalar, denizler...
Aydınlık gelir dört bir tarafa,
gürül gürül akar dereler.
Bir dağ pınarı gibi hayat kaynar kanımızda; yüreğimizde tomurcuk tomurcuk aşk fışkırır.
Alıp götürür duygularımızı dağların ötesine serin serin esen rüzgârlar...
Bu dağların sevda türküsüsün sen, denizlerin mavisi, bulutların beyazı.
Ne zaman bahar gelse, yağmur yağmur çiçek açar sesin gökyüzünde.
Ben
sonbaharın yorgun, yanık türküsüyüm; sarıya çalar rengim; rüzgârlar
estikçe savurur yapraklarımı uzak diyarlara.
Sen gülüşünde baharın ilk
sevincini, gözlerinde göğün uçuk mavisini taşıyorsun.
Yaşamak bir su
gibi berrak yüzünün aydınlığında; bir köy türküsü gibi hilesiz ve içli.
Ben seni ozanca sevdim türkü bakışlım.
Mehtabın güzelliği, yıldızların
ışıltısısın sen karlı dağlarda.
Umut, aşk ve alın terisin ak alınlarda.
Acılar içinde de olsa hayatı çılgınca sevdim.
Çılgınca sevdim dağları,
denizleri, kuşları, ormanları, umudu, sevinci, güneşi, çocukları.
En çok
da seni sevdim aşk çiçeğim.
Bu sevdayı alıp gitme benden, alıp gitme buralardan, gözleri türkülü
kuşum.
İçimdeki baharı öldürüp gitme.
Kimsiz, kimsesiz kalır yüreğim.
Körpe bir dal gibi koparma sevinçlerimi yüreğimden."
Labels:
2013,
Bahar,
Çiçek,
Dekorasyon,
English Home,
Gezi,
Home Sweet Home,
İkea Hensvik,
Kuşlar,
Masa,
Misafir,
Mutfak,
Mutluluk,
Romantik,
Zeynep'le Dekorasyon,
Zeynep'le Hafta Sonu
DIY : İNCİ YAKALI GÖMLEK ---> Bence Sende Yapabilirsin...
Biliyorsunuz kızlar özellikle şifon üzerine pullu, taşlı, incili bluzlar bu sezon çok revaşta,
evde belkide vermeyi düşündüğünüz bir bluzda restorasyona korkmadan gidebilirsiniz...
ya kazanıcaksınız yada kazanacaksınız :)
Bu sonuca ben bayıldım, ihtiyacınız olan güçlü kumaş yapıştırıcı, bluz ve yarım inciler...
kesinlikle denemeye değer...
Sevgilerimle...
Sıradışı Bilgiler : Karıncalar
Karıncalara farklı renkli, şekerli sıvı verildiğinde karıncaların renkleri değişmiştir.
İşte o deneyden bir kare.
Paylaşmadan edemedim Beni takip etmeye devam:) | +Sıradışı Bilgiler
İşte o deneyden bir kare.
Paylaşmadan edemedim Beni takip etmeye devam:) | +Sıradışı Bilgiler
Bu pazar kahvaltımız bambAŞK'a olsun.. Yalancı WAFFLE...
Pratik evde Waffle tarifi ...
Ekmeklerinize şekil vererek başlıyoruz ve yumurtalı pişiriyoruz,
içine çikolata, çilek, kaşar peyniri, tereyağ, krema veya şanti...
görsel tüm eklentiler sizin zevkinize ve hayal gücüne kalmış,
Hadi yapın göreyim ...
unutmadan biraz mutluluk, biraz huzur, biraz da neşe ekleyin içine...
Ekmeklerinize şekil vererek başlıyoruz ve yumurtalı pişiriyoruz,
içine çikolata, çilek, kaşar peyniri, tereyağ, krema veya şanti...
görsel tüm eklentiler sizin zevkinize ve hayal gücüne kalmış,
Hadi yapın göreyim ...
unutmadan biraz mutluluk, biraz huzur, biraz da neşe ekleyin içine...
♥ Sevgililer günü kahvaltısı gibi ♥olsun...
BU ODADA BİR PRENSES YAŞIYOR OLMALI . . .
Eğer süslü püslü,
taşlarla bezeli, hatta oldukça da renkli büyüleyici bir çocuk odası tasarımı arıyorsanız,
bu odayı incelemelisiniz.
Her detayına hayran oldum bu odanın 29 yaşında olmama rağmen keyifle yaşarım DİYEBİLİRİM.
İnceleyin ve miniğiniz için
değerlendirin.
RESİMLERİN ÜERİNE TIKLAYIP BÜYÜK HALLERİNİ GÖREBİLİRSİNİZ.
NEON Strass Taşlı Kolye - YAZ MODASI - 2013 - DIY
Birkaç blogda bu renkli kolyelere rastladım,
üstelik bu yaz neon renkler çok revaşta olacaklar,
birde parıltı ekledik mi deymeyin keyfimize...
üstelik yapımı çok kolay takımı ise çok zevkli görünüyor...
savaroski benzeri taşlı kolyeler çok fazla,
bakın ZARA'nın yeni koleksiyonundan elmas benzeri muhteşem bir kolye bulmuş mesela...
ve tercihinize göre 3 - 4 renk fresh renklerde oje :)
MİMAR SİNAN'IN MİHRİMAH SULTAN AŞKI & Pelin Karahan
AŞK'a karşılıksız kalamam, bu yazıyı da günün anısına sizinle paylaşmadan edemedim....
Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister.
Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farsca’da “Güneş ve Ay” anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır.
Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir.
Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır!
Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.
Üsküdar’a, Saray’ın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar ve 1548’de bitirir.
Camiyi yaparken, eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a.
Cami küçücüktür.
Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır.
İçerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana.
İşte, aşka adanmış iki eser.
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Üsküdar’daki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer seçin ve 21 Mart’ta, yani geceyle gündüzün eşit olduğu günde seyreyleyin.
Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür.
Göreceğiniz manzaraysa şudur;
Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar’daki camiinin ardından ay doğar!
Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.
Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir güzellik anlayışıdır...
Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister.
Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farsca’da “Güneş ve Ay” anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır.
Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir.
Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır!
Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.
Üsküdar’a, Saray’ın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar ve 1548’de bitirir.
Camiyi yaparken, eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a.
Cami küçücüktür.
Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır.
İçerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana.
İşte, aşka adanmış iki eser.
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Üsküdar’daki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer seçin ve 21 Mart’ta, yani geceyle gündüzün eşit olduğu günde seyreyleyin.
Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür.
Göreceğiniz manzaraysa şudur;
Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar’daki camiinin ardından ay doğar!
Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.
Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir güzellik anlayışıdır...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)