Bu Blogda Ara

İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Aralık 2024 Pazartesi

HARRY POTTER Wizard's Coffee House İstanbul - YENİ AÇILDIIII

 


Bazen bu geziler çocuklar için diyoruzz, 

bazen de tüm harry potter sevenleri için...


Wizzard Cafe House 

Çocuklar ve tüm Harry sevenleri için kapıdan girerken daha

 çok etkileyici başarılı bir mekan önerisiyle geldim,

atmosfer bir cafe için gayet başarılı ⚡
Pizzaları lezzetli, içecekler belki bildiğiniz tatlar 

ama sunum farklı🤩 

genel olarak fiyatları bitık fazla gelebilir 💸 Başakşehir'de

(+fotoğraflar için mekan kullanım ücreti içinde diyelim☺️)

NOT : #reklam yok bu tamamen kendi paylaşımımdır, gittik, fotoğraf çekildik, yedik :)
 

#günaydın #harrypotter
Farklı bir dünya farklı bir heyecana fena sardı bu aralar 🍭🎠
Gündüz gece öğlen akşam ...
Hep okuyor.
.
.
Anne, bunun devamını almamız lazım :( Az kalmış!

#harrypotterforever #kahvaltı #nature #perfect #reading #book #tbt #tatil #kids #selfie #photo #life #goodmorning #life #istanbul
 
 

 


 

 

24 Temmuz 2020 Cuma

AYASOFYA

AYASOFYA CAMİİ 

aya sophia mosque

916 yıl kilise olarak ibadete açık olan yapı, 
Fatih Sultan Mehmed'in 1453'te İstanbul'u fethetmesiyle camiye çevrilmiştir. 
29 Mayıs 1453'te, Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u aldığında, 
Ayasofya yaralı Bizans askerlerinin, kadın ve çocukların sığınma yeriydi.
İstanbul'un Osmanlı Devleti'nin eline geçmesinden sonraki birkaç gün boyunca Ortodoks Kilisesi mensupları Ayasofya'da ibadete devam etti.
1 Haziran 1453'te İstanbul'daki ilk Cuma namazını burada kılan Fatih Sultan Mehmet, 
Ayasofya'nın Osmanlı yönetimi altında cami olarak hizmet vereceğini duyurdu. 
Mihrap ve minber yapıldı, çan ve Haç kaldırıldı. Mozaiklerin üstü kapatıldı.

...

AYASOFYA NEDEN MÜZEYE ÇEVRİLDİ?
 
1923'te cumhuriyetin ilanından sonra cami olarak kullanılmaya devam etse de, 
Ayasofya 1931'de kapatıldı. 
Ayasofya, Mustafa Kemal Atatürk'ün emri ve Bakanlar Kurulu kararı ile 1935 yılında müzeye dönüştürülmüştür. 
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği izin sonrası başlayan çalışmalar 15 yıl sürdü ve 1947'de tamamlandı.
1996'da Dünya Anıtları İzleme listesine alınan Ayasofya'nın kubbesi ve minareleri, Dünya Anıtları Fonu'nun da desteğiyle 1997-2002 arasında restore edildi. 
Müze aynı zamanda UNESO Dünya Mirası listesinde.
Açılışından İstanbul'un fethine kadar 915 yıl kilise, 1453'ten 1934'te alınan kararla müze oluncaya kadar cami olarak kullanılan, 86 yıldır da müze olarak hizmet veren Ayasofya, 
Türkiye'de yerli ve yabancı turistler tarafından en çok ziyaret edilen yapıların ilk sırasında yer alıyor.
Ayasofya'da müze olduktan sonra da çeşitli dönemlerde restorasyonlar yapıldı.

Ayasofya'da Temmuz 2016'da düzenlenen Kadir Gecesi programında 85 yıl aradan sonra sabah ezanı okundu.
Ekim 2016'da Ayasofya'nın ibadete açık olan bölümü Hünkar Kasrı'na,
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından uzun yıllardan sonra ilk kez asaleten imam atandı.
2016 itibarıyla Hünkar Kasrı bölümünde vakit namazları kılınmaya ve minarelerinden Sultanahmet Camisi ile 5 vakit çifte ezan okunmaya başlandı.
İstanbul'un fethinin 567. yıl dönümünün kutlandığı bu yıl ise 29 Mayıs 2020'de Ayasofya içinde Fetih Suresi okundu.

Ve Yarın
23 Temmuz 2020'de ...
Benim ülkemde
benim kıta sahanlığım içinde
benim bayrağımın altında
benim camimde cuma namazı da kılınacak ...




 Not : Halıların rengi özellikle turkuaz seçilmiş, 
bir araştırdım aslında ne kadar önemliymiş bu ton...


 

#Turkuaz, camgöbeği yeşil rengin hafifçe mavi tonudur,
Türkiye'nin #Akdeniz sahillerinin renginden esinlenilerek türetilmiştir. 
Türk'ün Fransızca'daki karşılığı olan #Turquoise 'den gelmekte ve literatürde Türk mavisi olarak bilinmektedir.
 

Beni bilirsiniz:) Nasıl da çok severim 🌺


4 Aralık 2019 Çarşamba

Bu Dünya'da Her Şey KİRALIK; Sadece Sırayla Sahipleniyoruz ...


Bu dünyada hiçbir şey bizim değil.


Her şey KİRALIK .



Oturduğumuz evler.

Kullandığımız arabalar.
Arsalar, makamlar, satın aldığımız eşyalar,

Kazandığımız paralar her şey işte !

Hatta, Annem, Babam, Kardeşim, Çocuklarımız bile ...
Sırayla satın alıyoruz, sonra ya değiştiriyoruz, ya satıyoruz, yada ölümle !
bizden başkasına geçiyor
ya sonra... 


Hayatta durmadan yaptığımız bu koşuşturmaca, kavga niye ?
der gibiyim şimdi içimden..

Nasıl bir döngünün içindeyim şu koca dünyada hiç sorguladınız mı kendinizi,

sırayla sahipleniyoruz aslında, 
ben göçünce de bu hayattan başka biri bahacak belki bu pencereden... 
tüm canlılar sırayla toprak olucak değil mi? 

Satıcı, kiracı .... 

Ey En Büyük Emlakçı :)



Ömürlerin kıymetini bilelim dostlar,

kalp kırmayalım mesela;
(Ya o kalp Rabbim katında çok seviliyorsa! (hiç korkmuyormusunuz))

çok iyilik edin mesela;
İnanın ardımızdan gelen en büyük huzur -hayırlı dua!

çok gezin mesela;
yarına nasip olacak mı o yerlere gitmek !

çok ibadet edin mesela;
eksik oruçlarınız, namazınız, zikirlerimiz vardır eksik dünlerden :(
çok huzurlu olun az nefes alın mesela :)
aldığımız her nefes sayılı, stresle sinirle çok soluyarak kalbimizin sayısını azaltmayın :)

sonuçta;

herkesin işini ne kadar yaparsan o kadar iyisin bu hayatta !!!



kendinizle sohbet edin mesela
vakti bilmiyoruz bu dünyadan yolculuğun, 
ya az kaldıysa 
acaba yapmak istedikleri var mı gitmeden ? aklında kalanları?
çok sevdiklerimden biri gidiyor yine bugün ...




Bir gün şehrin ileri gelenlerinden birine sormuslar:


“ Üstadım! 

Ben öldükten sonra evimin kapısına koyacakları levhaya sence ne yazarlar ?


-Üstad büyük bir ciddiyetle cevap verir ?


“KİRALIK EV ! ..”

29 Kasım 2019 Cuma

MUTFAK DOLABI YENİLEME BOYAMA PROJESİ - DIY : Cadence Hybrit Multisurfaces





  Felsefem ! Atmıyoruz, Yeniliyoruz ...

Her geçen gün daha fazla tüketiyoruz herşeyi, En çok da Sevgiyi, Saygıyı, Emeği, Zamanı...


Merhaba dostlarım;
Özellikle Hobi, Dekorasyon hatta el sanatlarına dair sitelerde, instagramda 
hatta kurslarda 
son dönemde yaygın şekilde alışverişi-yeni tüketimini azaltan, yenilemeye-geri dönüşüme dair bir akım var.

Kendi adıma ne yapabilirim beni daha mutlu edecek diye düşünürken; 
ilk sırada kesinlikle mutfaktan başlamalıyım diye karar verdim... 
Akrilik Membran Mutfak dolabım daha çok yeni 4-5 yıllık ve en ufak deformasyonu yok, 
kapakların çok parlak renk dokuda olması hoşuma gidiyordu :( 
ama şu kapakların haline bakar mısınız !!!
Güneş gören alan diyordum başta ama zamanla yayılarak artan bir sararma başladı .
 

Üstelik tek benim değil tüm apartmandaki bayanlarda bu durumdan mutsuzdu .
 


Araştırmalarım sonucunda  
Cadence Hybrit Multisurfaces boyalarını tercih ettim, 
bu bir reklam yazısı değildir ! 
Ahşap, seramik, polyester, kumaş, deri, metal, duvar, dolap, plastik tüm yüzeyler için 
kullanılabilen özelliğe sahipler. 
Astar ve zımpara da gerektirmiyor.

  

Gerekli malzemeleri size tek kolajda hazırladım :

 

 Uygulama sırası açısından videoyu da ekliyorum.

 

 

👆 Bunlar da Cadence en atlı beyaz tonları...

 

BİZ Pak beyaz (500 ml. H002) seçtik, 
krem tonajı yakalayabilmek adına içine Taffy (120ml. H005) ekledim, 
dil çubuğu yardımıyla kapaklı yoğurt kabı içinde yaklaşık 10 dk. renklerin iyice özdeşip karıştırın.
1. olarak kapaklarınızın kuluplarını - ardından da dolap kapaklarınızı yerlerinden sökün,
gazete üzerinde boyayabiliyorsunuz, damlamıyor bile :)
2. aşama da ilk olarak  hazırladığınız boyadan ilk katı rulomuza sünger fırçasını takarak atıyoruz,
çabuk kuruyor 1 saat yeterli,
3. aşama kuruduktan sonra 2.kat boyayı atıyorsunuz...
yine 1 saat kurumaya bırakıyorsunuz,
3.kat son kat boya için saten fırça başını takıp atın, daha pürüzsüz bir doku oluşmasını sağlıyor...
1 saat kurumaya bırakmayı unutmayın !
 Şimdi sıra vernikte ...
4. kat için kadife vernik fırsaçısını takarak parlak verniğinizi sürüyorsunuz, 1er hafta arayla 2kat verdik attık...

Bu kadar kolaymış :)



 Sizde acaba yapabilirmiyim diye korkmayın çekinmeyin;
aydınlanan mutfaklar için herkes yapıyor
BEN DE YAPARIM 👍 ...

Hadi kolay gelsin...
 
NOT: Şimdi aklım fayanslarda ?


 

 

 




23 Nisan 2019 Salı

Dünyada İLK ÇOCUK SOKAĞI Esenler'de **** Çocukla Gezilesi Yerler

ÇIK DIŞARIYA OYNAYALIM...

Bu projeyi sevdim; 

Güzel İstanbul'umda diğer Belediyelere de örnek olsun... 

 


 

Esenler'de 330. ve 243. sokaka trafiğe kapatılarak; 

Çocuklar sokaklarında gönüllerince koşup eskisi gibi daha fazla dışarıda vakit geçirsinler diye;

misket, seksek, evcilik oynayıp eğlensinler, 

hatta sinema izlesinler, kitap okuyup ve dinlensinler diye farklı bir proje yapılmış... 

 

 

Dünyanın ilk Çocuk Sokağı, 

Türkiye'de ve dünyada akademik çalışmalara konu olmaya devam ediyor.




Çocukla gezilesi yerler listeme özellikle bayram günlerinde ekledim... 

Renkli, coşkulu, çoluklu, cocuklu bir açılışla havasını çok sevdim...

 

 

Özellikle; 

sokağa çizlmiş dev satranç takımını ahmet mert görünce çok sevdi :) 

 

Esenler; 

kalabalık bir ilçe ama Belediyesi güzel bir projeye imza atmış, 

Tevfik GÖKSU'yu tebrik ediyorum. 

Normal günlerde bu kadar kalabalık olur mu bilmiyorum, 

önümüz yaz çocuklar evde durmasın çıksınlar sokağa :)

 

 

Bekleyen anneler, minikler yada piknik sofralarınız içinde yeşil alanı da var; 

güzel olmuş  💓💓💓💓💓💓💓💓💓

ellerinize, fikrinize, en başta hepinize sağlık:) iyiki yapılmış...

Böyle yerleri çok olmalı güzel İstanbul'umun, emsal teşkil etmesi dileğiyle...

 



18 Ocak 2019 Cuma

Yatak Oda'm :) Sizlerle Paylaşıyorum...

Tam 10.seneme girmiş bulunuyorum evliliğimde...


çokk hevesle aldığım yatak odamdan başlamak istedim....

BEYLERBEYİ AVANGART LAKE YATAK ODASI TAKIMI


Yıldız Mobilya' ya ait

aslında model olarak ZEUS la arasında kalmıştım ama o sıralar :)

gün geçtikçe iyi ki dediğim çok oldu net beyaz yerine krem tercih etmek,

yatak başı da daha çok hoşuma gider oldu...

Beğenize sunuyorum...


  























  •  
  •  
  •  
  •  
  • MASKO MODOKO çok yere bakabilirisiniz mobilya alırken, çok markalar var bırakın beni çıkasım gelmiyor dekorasyon mağazalarında genel olarak... 

    NİL's EVGÖR vs. yerli birçok yere bakabilirsiniz...  



  •  Beylerbeyi Yatak Odası ;  Gardrop - Karyola ve Başucu - Şifonyer - Şifonyer Aynası ve 2 adet Komodinden Oluşmaktadır. 
  • Evinizin alanına veya zevkinize göre istediğiniz modülünü tek olarak sipariş verebilirsiniz
  •  
 Yeni gelinler ya da evini yenileyecekler için biraz daha detaya gireyim istitorum sizler için ;
  • Dikkat çekici ihtişamlı duruşu ile evinizde büyüleyici bir güzellik oluşturacak özel seri
  • Avangarde mobilyanın en güzel yorumu
  • Modelin çekmecelerinde tandem ray sistemi kullanılmıştır
  • Üst düzey malzeme kalitesi
  • Şifonyerde gardolap kapağında ve karyola başucunda döküm kabartmalar
  • Modele özel modelin ağır görünümünü destekleyen kulp tasarımı
  • Komodin ve şifonyer çekmece içerisinde kırmızı kadife döşeme kullanılıyor
  • Gardrop içerisinde sensörlü askılıklar
  • Gardrop ayna kapak üzerinde lazer işlemeler bulunmaktadır
  • Takımın rengi komple ekru(krem) rengidir.
  • Ürünün ön yüzeylerinde parlak membran malzeme kullanılmıştır.
  • Şık başlık çerçevesi döküm malzemeden oluşmaktadır
  • Başlıkta kapitone işlemeli kadife kumaş kullanılmaktadır
  • Modelin şifonyer üst çekmecesi aksesuarlarınız için tasarlanan şık bir detay oluşturuyor
  • Dolap kapaklarında ve çekmecelerde özel stopper (yavaşlatıcı) sistem kullanılmaktadır



Ürün Ölçülerine gelince : 
 
Ürün ÖlçüleriGenişlikYükseklikDerinlik
Dolap 260 220 70
Karyola ve Başucu 235 166 210
Şifonyer 150 86 47
Komodin 2 adet 65 47 47

     

17 Nisan 2017 Pazartesi

Gezilesi Yerler : EMİRGAN KORUSU *** BEYAZ KÖŞK - PEMBE KÖŞK - SARI KÖŞK

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Emirgan Korusu ve Emirgan semti :

Adını 17.yüzyılda yaşamış olan Emir Mirgünoğlu’ndan alıyor.
IV. Murat, Revan Kalesi’ne sefer düzenledikten sonra kaleyi yaklaşık 8 gün içinde ele geçirmiş.
Revan Kalesi komutanı Emir Mirgünoğlu, kalenin fethi sırasında başta Osmanlı Ordusu’na direnmek istemiş,
yenileceğini anladıktan sonra ise kaleyi IV. Murat’a teslim etmiş.
Sultan IV. Murat neredeyse hiç kayıpsız olarak kazandığı zaferden sonra kale komutanı
Emir Mirgünoğlu’nu affetmiş ve koruyu içinde bir sarayla birlikte hediye etmiş.
Saray günümüze kadar gelememiş.

42.000 Hektar büyüklüğündeki Emirgan Korusu, İstanbul Boğazı’nın en güzel ve yeşil yerlerinden biri.
Özellikle bahar ve yaz aylarında İstanbul’un en sevilen yerlerinden biri oluyor.
19. yüzyılda Hidiv İsmail Paşa ve ailesi tarafından kullanılan koru 1943 yılında
İstanbul Belediyesi tarafından halka açılmış.


Her yıl Mart sonu başlayıp Nisan - Mayıs Aylarında süregelen 
İstanbul'un simgesi haline gelen Lale Festivaliyle adını tüm Türkiye'ye duyurmuştur.  
Bu kapsam'da İstanbul'un Abisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Kadir TOPBAŞ'ı gerçekten takdir ediyorum. 




İstanbul sokakları, parkları ve koruları her yıl bahar aylarında rengarenk lalelerle sanki bana daha da bir güzel geliyor, 
bir uğrasam - yürüyüş yapsam sanki cennet mekan :) her hafta sonu tatil gibi geliyor. 
Çocuklar için hazırlanan içindeki oyun alanları inanın çok daha zevkli .


Haftasonu için Kahvaltı Mekanı mı aradınız ????
Bence çok uzaklara gitmeye gerek yok; 
SARI KÖŞK - BEYAZ KÖŞK - PEMBE KÖŞK 'te tarihten izlerini taşıyan sultanlara layık 
açık büfe kahvaltılarını tavsiye ederim. 
Kahvaltı sonrasındabırakın kendinizi huzura... 
Şehir hayatının karmaşasından sonra sessizlik ve kuş cıvıltıları.. 
Koruya geldiğinizde zirveye çıkıp güzel İstanbul'a birde buradan bakın. 



Pembe Köşk, İsmail Paşa tarafından yaptırılmış. İki katlı olan köşk klasik Osmanlı evi tarzında yaptırılmış. 
1878 Mısır Hidiv’i Abbas Hilmi Paşa döneminde devrin paşalarını konuk etmek için kullanılmış.
Buraya geldiğinizde bu köşklerde yemek yiyebileceğiniz gibi Emirgan Korusu’ndaki piknik masalarında da evden getirdiğiniz yiyecekleri yiyebilirsiniz.

KAHVALTI ve RESTORAN MENÜSÜ farklılık göstermekte, 
BELTUR'un sitesinden detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.  
FİYATLARINI DA SİZİN İÇİN YAYINLIYORUM....

 

UNUTMADAN !!!!
Peyzajı, içinde bulunan köşkleri ve boğaz manzarası ile en elverişli gelin-damat dış mekan çekimi noktalarından biridir burası, 
o kadar güzel objeler yapmışlar ki açık alan çekimler için, süperr bir fırsat.
Ücretsiz sadece izine tabi olduğunu söylediler, bence değerlenidrmeye değer yerler arasına ekleyin :)



 

Son olarak da 
Emirgan Korusu Nerededir ? Nasıl Gidilir derseniz ...
Avrupa Yakasında olup Sarıyer – İstinyede’dir.
  • Beşiktaş – Tarabya Minübüslerin hepsi
  • Mecidiyeköy tarafından gelmek için 29Ş dereiçi Otobüsü
  • Karşıdan gelecekseniz eğer Levent’e ulaşın ve Maslak Sarıyer istikametine ilerlerseniz 1o dakikada ulaşabilirsiniz.
Otopark var mı, Ücreti Ne kadar ?
Emirgan Korusu İçerisinde Ücretli Otopark Bulunmaktadır.
Giriş Ücreti: 10 TL dir.

10 Nisan 2017 Pazartesi

KARINCA VE BİR DAMLA SU HİKAYESİ


KARINCA VE BİR DAMLA SU HİKAYESİ

Bizler genelde bir taraf da oldugumuzu belli etmek için bu karıncanın hikayesini anlatırız. 
Camilerde hutbe veren hocalar bu örnegi vererek müslümanları bir konuda taraf olmaya çagırırlar :)

Nemrud ! Ibrahim peygamber'in ateşte yakılması emrini verdikten sonra meydana odunlardan büyük bir yıgın yapılır. 
Odunları tutuştururlar sonra. Alevler o kadar yükselir ki bulutların tutuşacagını sanan çocuklar, bütün hayvanlar bile korkup kaçar. 
Ibrahim peygamber'i mancınıkla ateşin tam orta yerine atacakmış askerler. 
Atacaklarmış ki Nemrud'un bir kral oldugunu anlasın, görsün; bir daha ona karşı gelmesin insanlar.  

Bu sırada bir karınca agzında bir damla su ile gidebildiği hızla, koşa koşa gidiyormuş. 
Hem de boyu göklere varan ateşe doğru. 
Baska bir karınca onun bu telaşını görüp sormuş hemen;  
"Bu acelen niye? Nereye böyle?"
 Agzında bir damla su taşıyan karınca o bir damlayı ellerinin arasına alıp, "Duymadın mı" demiş. 
"Nemrud, İbrahim peygamber'i ateşte yakacakmış. İşte ateşin oldugu yere su götürüyorum. 
Bu sözleri duyan karınca kendini tutamayarak uluorta kahkahalarla gülmeye baslamış. 
"Sen şu atese dönüp hiç bakmadın mı?" diye sormuş. 
"Ne kadar büyük. Senin bir damla suyun ona ne yapabilir ki?" 
Su taşıyan karınca; 
"olsun!" demiş. "Hiç olmazsa tarafım belli olsun."
 
Bugün resmen bu durum yaşanıyor; 
Taraf olur ya da bertaraf olursunuz !!!
2 tarafada bir bakın; 
Bir tarafta AK PARTİ, MHP ve %50'nin üzerinde seyreden bir halk kitlesi
Diğer tarafta CHP, HDP, yabancı ülkelerde yapılan PKK sempatizanı yüzlerce gösteri !
Demek ki rahatsızlık verecek çok şey var !!!

Ama, yıllarca anlatılan bu hikayede; 
EVET; karınca bir damla su taşır. Tarafını ortaya koyar, inanmıştır ve güvenmiştir ki, 
yaratıcı dilerse o bir damla suyla sadece ateşi söndürmez, kainatı suya boğar.
İşte asıl olan da budur. 
İnanmak !
Küçücük yüreklerle iyi birşeyler yapabilmek için doğru tarafta olduğuma inanıyorum,
İnsanlık ve "adaletin" aydınlık meşalesinde, gök kubbenin kainata açılacagı saatte kadar artık boyun eğmemeye muktedir bir Direniş vakti.
Şeytan oturdugu tahtta sarsılmakta, vakit yaklaştıkça Müslümanlar başa gelecek derdi Dedem :)
artık TÜRKİYE'den korkuyorlar.
 

12 Aralık 2016 Pazartesi

TOPLUMSAL DUYARLILIK - MERHAMET ??

İnsanların hayatlarının bir anda kaybedebildiği, cennet gibi ülkenin huzur dolu insanlarının psikolojik olarak hayatlarının cehenneme çevrildiği,  

Merhamet, bilim, sanat hatta doğa alanında dünyanın dikkatini çeken kültür zengini Osmanlı'nın yerine,

 tabiri caizse 3 maymunu oynayan bir toplum haline ne zaman geldik ???


Sabah bugün ne yapsam diye plan yaparken, akşam saatlerinde terör saldırısını konuşuyoruz.
Biz (hala biz diyorum aramızdaki farklılara !!!) insanlığımızı ne zaman kaybettik? Ne zaman Allah'ın verdiği canı alabilecek kadar düşman olabildik?
o partinin, bu grubun, yada zamanın suçu değil vicdanım nereye gidiyor diye sordunuz mu ?
Terörü Kınamaktan başka bir işe yaramayan bir topluluk olmak canımızı sıkmıyor mu?
İnsan canı neden bu kadar ucuz?
Vatana canımız hangi durumlarda feda olur?
Toplumsal duyarlılık, ihbar etme, ispiyonlama mı?
Devletin, Polisin yanındayız !!! diyoruz da ne yapıyoruz ???
Örneğin, çocuklarımıza otobüste, trende yaşlılara, güçsüzlere, ihtiyacı olanlara öncelik duyarlılığını kazandıramamışsak!,
gelecekte ihtiyacımız olan anlarda bizlere anlayışlı davranmayacaklardır. Çünkü onları biz yetiştiriyoruz ve onlar bizim ürünlerimiz.
Bu nedenle iş işten geçtikten sonra çevremizden duyarlılık beklemek gerçekçi değildir. Önemli olan, gerekli duyarlılığı yerinde ve zamanında gösterebilmektir.
Ne alaka diye... duyar gibiyim?
Başlangıç işte bu nokta. 
Sorumluluk - duyarlılık bağlantılı olarak yayılıyor, genişliyor, herşey birbiriyle bağlantılı !!!
Özellikle yaşadığımız çağda toplumsal duyarlılık daha da fazla önem kazanmakta, ama durumu çok kötü
İNSANLIK GELİŞTİKÇE insanların bireyselleşmesi ve sonucunda yanlızlığın artması gerçeğiyle karşı karşıya kalmaktayız.
Bu bireyselleşme ve yalnızlaşma, duygusal körlüğe neden oluyor !!! Etrafta olumsuzu görmezden gelip geçiyoruz !
olsun düzelir demekle duayla olmuyor, plan üzerine plan kuranlar var boş durmuyorlar!!! elden geleni yapmıyoruz!
çevremizde olan bitene uzaktan bakan, kınayan insanlar haline gelmekteyiz, sosyal medyaya bakıyorum sadece üzüntüler var.
Eminim küçük olumsuz hesapları!, yazıları yada dışarda göz ucuyla gördüğümüz bir çok şüpheli durumu haber verebiliriz... 
bunlar evet benim içimde artık iyice büyüyen düşüncelerim, ne kadar uzak olduk yolda düşen bir hastaya??? Belki bir dosta, yada sevdiklerimize,
Lütfen birşey yapabiliyorsanız ! biliyorsanız yardım edin, ya senin çocuğun öldürülseydi !!! yada EŞİN ...
https://beyazmasa.ibb.gov.tr/

 Okuduğum bir yazıdan kısa bir bölüm aktararak yazımı bitirmek isterim:
“Tümü fiziksel ve zihinsel özürlü olan dokuz yarışmacı, 100 metre koşusu için başlama çizgisinde toplandılar. Yarışmacıların tümü yarışı bitirmek ve kazanmak için istekliydiler. Yarışa başlar başlamaz, içlerinden genç bir delikanlı tökezleyip yere düştü ve ağlamaya başladı. 
Diğer sekiz kişi oğlanın ağlamasını duydular, yavaşladılar ve geriye baktılar. Sonra hepsi yönlerini değiştirdiler ve geriye döndüler, oğlanın yanına geldiler. İçlerinden Down Sendrom’lu bir kız eğilip oğlanı öptü ve:
–  Bu onun daha iyi olmasını sağlar, dedi.
Sonra dokuzu birden kolkola girdiler ve bitiş çizgisine doğru hep birlikte yürüdüler. Stadyumdaki herkes ayağa kalkıp, dakikalarca onları alkışladı…”
Evet, bende ayağa kalkıp onları alkışlıyorum Çünkü bu hayatta önemli olan şey, kendimiz için kazanmaktan, çok daha ötede olan bir şeydir. 
Bu hayatta önemli olan, diğerlerini de anlamak, yavaşlamak ve rotamızı değiştirmek anlamına gelse bile, diğerlerinin kazanması için yardım etmektir. Toplumsal duyarlılık ve bilinç bu şekilde gelişir.”
 Mübarek Mevlid Kandili ...
44 Ateş daha düştü... ve nice yaralılar var, nicesinin evladı, umutları, eşleri vardı !!! 
Artık herşey sanal alem, Sosyal medyadan yaşadıkları acıyı ne kadar anlayabiliyorsak artık !
Hepimizin başı sağolsun.

 

19 Kasım 2015 Perşembe

ZARA İNDİRİM GÜNLERİ 2015 2016 ne zaman ???


Merhaba kuzucuklarım;


Biliyorum bazı güzelliklerin sizde benim gibi hastasısınız, 

geçen uğradığımda en birinci kuzucuğuma bir mont beğendim ZARA da, beklesem mi alsam mı bilemiyorum ?


Zara Home, İpekyol, Twist, Mango, Koton, Stradivarius, Pull and Bear, Oysho yu çok seviyorum, sık sık da gider halllerini hatırlarını sorarım hani :)

Genelde bilindiği gibi; 
ilk başta % 20-30 arası indirim oluyor bazıları sazan avı diyor bu döneme ama ne yazıkkı bu indirimde cok satanlar kalmıyor, aslında bak ZARA'cım biz kızlar beğendik mi 10-20 tl. bile düştü mü fiyatlar lafını yapmıyoruz bunda bile tüketiyoruz görüyorsun...

2.indirim %50 oluyor almasakda olur, aslında bu da evde bulunsun, acaba ihtiyaç mı??? denen giyecekler bitiyor. 

3.indirim döneminde ise %70 oluyor çer çöpler artık ne varsa, alışverişkolikler tam anlamıyla bitiriyor, ay uğradığımıza değmiyor.

Kısacası; inditex firması yine rekor karla yılı kapattıgını duyuruyor. olayımız budur :)) 

Şimdi yazının özüne gelelim:
İstanbul orda mısınız siz en önce bilirsiniz !!!
Bu aralar indirim var mı??? 
Yoksa umutlarım ocak başına mı kaldı? Yok yok temmuzu beklemek hiç olmaz :(
ben montu gidip alayım mı dostlar ???

 

HARRY POTTER Wizard's Coffee House İstanbul - YENİ AÇILDIIII

  Bazen bu geziler çocuklar için diyoruzz,  bazen de tüm harry potter sevenleri için... Wizzard Cafe House   Çocuklar ve tüm Harry sevenleri...

Arşiv


Binlerce Kere Tıklanıyoruz; Çok Teşekkür Ederim . . . MİLLLYON KERE MaşaALLAH...